Kütle çekim kuvveti, belki de tanımladığımızı ya da gözlemlediğimizi sandığımız şey olmayabilir.
Ama şu anki durumda, Ne? veya Neyin eşdeğerlisi? olursa olsun, elimizdeki bakış açısından türetilmiş matematiksel yöntemlerle; bu "nesneler arası çekim ilişkisinin" hesaplanması tam ve noksansız olarak doğru yapılabiliyor.
Öngörülen hesaplama sonuçları ile gözlemlenen sonuçlar bire bir örtüşüyor...
Bu nedenle kütleçekim diye bir kuvvet olmadığını düşünmek, pek de doğru bir yaklaşım değil.
Şu an, bu şekilde tanımladığımız, hesaplarımıza da tam uyan, bir kuvvet var. Bu kuvvetin varlığını inkar etmemize imkan yok.
Yani, kanıtlanmamış kalan bir kısmı yok gibi. Varlığı da, etkileride, kesin ve kanıtlı.
Emin olmadığımız nokta ise; bu kuvvetin (kütle çekiminin) yapısının ve mekanizmasının hala net olmayışı bence... Niye tek yönlü ve sadece çeken kuvvet? Bunun açıklamasında eksiklikler var gibi...
Bence "düşük basınç alanı" fikri de benzer şekilde uyuşan sonuçlar verir. Ama bunu formüle döküp hesaplamadığım için bu sadece bir varsayım. Eğer hala kanıtlanmamış bir teori isterseniz, buna güzel bir örnek.
Ortadan kaldırabilir miyiz? Hayır? Serbest düşme esnasında ağırlığımızın, düştüğümüz nesneye göre, olmaması (sıfır olması), kütlemizin olmadığı anlamına gelmiyor.
Sadece Vide Supra'nın belirttiği gibi onu dengeleyecek ters yönlü bir kuvvet belki üretebiliriz.