Burada fotonun durumunu, kütleli nesnelerinkinden ayrı tutarak konuyu ele almakta fayda var gibi.
(Soruyu henüz tam anlamadım. Bu nedenle daha sonra ekleme, düzeltme yapabilirim. Yazıştıkça anlayacağımı umuyorum.)
* Kütle çekim alanı içinde, kütle çekim dalgalarının taşıdığı enerji yoğunluğu merkezden uzaklaştıkça azalır, daha doğrusu dağılır (Toplamda aynı kalsada).
* Kütle çekim dalgalarının vektörel bir yönü var. Bu durumda bu dalgaların yönüne göre zıt ya da aynı doğrultuda hareket eden nesnenin maruz kalacağı dalga sayısı değişmelidir.
* Kütle çekim dalgaları da bir enerji aktarmakta-dağıtmaktadırlar.
(Bu aktarılan enerjinin kaynağı bence ciddi bir muamma, çünkü dalga yaymak demek enerji kaybetmek demektir. Eninde sonunda bu enerjinin azalması, belki de tükenmesi gerekir. Bu nedenle, bu kütle çekim dalgalarının kaynağını dış bir etkene (zaman dalgalarına- böylece hız ve frekans sorunu da kalmadı) bağlayarak, sürekli ve stabil kalmasını makul buldum. Ama benimki sadece varsayım... Bu mantığa göre verilecek cevaplar, ciddi şüphe ile ele alınmalı.)
Yani bu dalgalarla etkileşime girdikçe, enerji yüklenmesi olacaktır.
Burada özel göreliliğin, (gene aynı varsayımıma dayanarak) farklı bir yorumuyla durumu ele alırsak, nesneye enerji yüklenmesi - (enerji) yoğunluğunun artırılması, zaman dalgalarının geçiş hızını etkileyeceği için, \"nesne için göreceli\" olarak, \"zaman genleşmesi\" olmalı. Nesnenin zaten bir hızından kaynaklı enerji yoğunlaşması olduğu için, (nesnedeki) gözlemcinin kat ettiği kütleçekim dalgaları sayısını,\"sabit algılayacağını\" düşünüyorum.
* Ayrıca hareketli nesnenin, kazanılmış momentumundan kaynaklanan göreceli ek kütlesi de olacak.
Bunlara dayanarak, hareketli nesnenin daha fazla kütleçekim kuvvetine maruz kalacağını düşünebiliriz.
* Ama bu durumu bir dış gözlemci tespit eder bence...
------------------------0-----------------
Süper akışkan bir evren açısından olayı ele alırsam (kütleçekimini düşük basınca bağlayan); Bu iki nesne arasındaki çekim kuvveti, otoyol da yan yana denk gelen 2 hızlı aracın (Kamyon-Tır yanından geçen minivan aracın durumunu hatırlayın) arasındaki açık hava basıncının düşmesi gibi olacak ve birbirlerine daha çok yanaşacaklardır.
(Araçlar aynı yönlü ise basınç düşmesi daha az hissedilir. Zıt yönlü ise daha çok, Çünkü zıt yönlü olunca, akışkanın (havanın) \"araçlara göre göreceli hızı\" da ona göre çok daha fazla oluyor.)
(Akışkan mekaniğine bakın... Akışkanların hareket ettikleri ortamlarına göre; basınç x hız arasındaki zıt yönlü ilişkilerine dayanarak bu varsayımda bulunuyorum.)
(Fazla kelime kullanıyorum ama fikrimi tüm kavramları ile aktarmaya çalışıyorum. Kusura bakmayın.)