Yıldızlar Arası Yolculuk Bilimsel Açıdan Mümkün Mü?
Evren gerçekten çok büyük ve halen genişlemeye devam ediyor. Bize en yakın yıldız, Proxima Centauri, bile 4.22 ışık yılı uzakta. En hızlı ilerleyen Voyager uzay gemisi bile bu yıldıza ancak 80,000 yıl sonra ulaşabilir.

Peki en yakın yıldıza bile ulaşmak bu kadar imkansızken biz buraya nasıl ulaşabiliriz? İşte bir bilim kurgu teorisi olan solucan delikleri sayesinde bu kadar uzağa belki de ulaşabiliriz. Solucan delikleri aslında evrende iki nokta arasındaki boyutsal düzlemde teorik tünellere benzeyen kısa yollar. Bununla beraber solucan delikleri hayli dengesiz olduğundan içine giren yabancı maddelerin onun tümüyle çöküşüne neden olabileceği düşünülüyor. Teoride solucan delikleri uzay-zamanda tünel benzeri bağlantılar yaparak evrenin iki devasa bölgesi arasında daha kısa bir yola benziyor. Solucan delikleri üzerine, sayısız kitap, Tv şovu ve hatta filmler yapıldı. Star Trek’te bir bölümde bu konu işleniyor. 

Interstellar‘da da yeni bir dünya bulmak için yeni keşfedilen bir solucan deliği kullanılıyor. Peki bugün halen imkansız gözüken solucan delikleri yardımıyla bir başka galaksiye veya evrene gitmek mümkün mü? Bilimsel açıdan mümkün görünmese de halen bir olasılık var. Buna rağmen sıra dışı bir solucan deliği için çok özel durumlar ve de tabi ki bu deliğin yerini tespit etmek lazım. 

Solucan Deliği Nedir?

1900’lerin başlarına kadar Newton’ın çekim kanunu yerini korumuştur. Bu kanun evrendeki her nesneyi tanımlayan bir kanundu. Her nesne bir diğerine bir doğuştan kuvvet uygulayarak etkileşir. Nesne büyüdükçe çekim kuvveti de artar. İşte bu nedenle Dünya’da bizi çektiğinden ayaklarımız yere basar. 

Fakat 1915’de Albert Einstein bu fikri tümüyle yırttı attı. Einstein kütle çekiminin sonuçta gerçekten uzay-zaman sürekliliğini büktüğünü gösterdi. Özellikle çok büyük olması uzay zamanda büyük bir iz bırakır. İşte bu uzay zamandaki deformasyon çekim etkilerini de arttırır. “ Orda kendiniz ve bir diğer kütle olduğunu varsayın. Siz uzay zamanı kendi etrafınızda bükerken, diğer kütle de kendi etrafında büker ve her ikiniz de birbirinizin kuyularına çekilirsiniz,” diyor Carnegie Mellon Üniversitesi’den fizik profesörü Richard Holman. 

İşte şimdi solucan delikleriyle bunun ilişkisine geliyoruz. Einstein ve meslektaşı Nathan Rosen’e göre bu gibi iki farklı nokta arasında bükülen uzay-zaman sonunda bu iki noktayı bağlayan düz veya eğik bir tünel oluşturabilir. 

Einstein’a dayalı matematiksel modeller solucan deliklerinin var olabileceğini tahmin etse, şimdiye kadar bir solucan deliği bulunamadı. Nagoya Üniversitesi’nden astro-fizikçi Fumio Abe uzay gemilerinin geçebileceği kadar büyük solucan deliklerini bulmak için, yıldızların parlaklarının tünellerin önünden geçerken değişimine bakılarak bulunabileceğini öngörüyor. 

Parlaklıktaki dalgalanma yerçekimsel lensleme etkisi adı verilen bir etkiyle ölçülebilir. Buna rağmen bu kadar büyük solucan deliklerinin yakın zamanda bulunma şansı yok. 

Solucan Deliklerindeki Problemler Nedir?

Fizikçiler hangi solucan deliklerinin doğal olarak oluştuğunu gösteren bir yöntem bulamadılar. Buna rağmen teorik fizikçi John Wheeler solucan deliklerini kendi kuantum köpük hipotezine göre anlık olarak oluşup sonra yok olabileceğini öngörüyor. Bu fikre göre sanal parçacıklar, oldukça tuhaf bir şekilde her zaman ansızın var olup yok olabiliyorlar. 

Maalesef Wheeler hipotezine göre bu solucan delikleri inanılmaz küçük(10-33 cm) oluyor. Peki bu solucan delikleri büyüterek var etmek mümkün olsa bu seferde tuhaf bir egzotik maddeye ihtiyacınız olacak. “Evrendeki genel madde kuralına göre pozitif enerji yoğunluğu pozitif basınç yaratır. Egzotik madde ise biraz daha farklı. Bu madde negatif enerji yoğunluğu ve veya negatif basınca sahip. Böylece negatif ve pozitif enerji grubu maddeye ya da tam tersine sahip olabilirsiniz,” diyor Austin Gelişmiş Araştırmalar Enstitüsü’nden kıdemli fizikçi Eric Davis. 

Egzotik maddenin negatif özellikleri solucan deliğinin sayesinde solucan deliğini dışarı doğru büyütmek bir uzay gemisini içeriden geçirecek kadar stabil bir tünel yapılabilir. Tabi egzotik madde sadece teoride olduğundan böyle bir maddeyi nerde bulabiliriz? Fakat hipotez olarak, küçük bir solucan deliği bulsak bundan bir şekilde egzotik madde elde etsek, belki de bir mekiğin geçebileceği kadar genişletebiliriz. Egzotik madde solucan deliğini dengesizleştirme olasılığı var. Yani girerseniz ölürsünüz. Solucan delikleriyle ilgili pek çok uyarı olsa da işte bu gerçekten önemli bir uyarı. 

Solucan delikleri iki farklı uzay zamana bağlı olabilir. Yani solucan deliğinden girdiğinizde evrende farklı bir zamana gidebilirsiniz. Hatta bazı teoriler bazıları solucan deliklerinin tümüyle farklı evrenlere bağlantı oluşturabileceğini iddia ediyor. Uzay yolculuğu için solucan deliği kullanma fikrinde Davis, Holman’a göre biraz daha iyimser. Davis’e göre egzotik madde elde etmek için sıfırdan çalışır bir solucan deliği elde etmek yeterli. Tabi ki Holman çok daha gerçekçi bir yaklaşıma sahip.

“Eğer siz bunu gerçekten yapabilecek olsanız ,bütün dış gezegenler ve yıldızlar orada ve birileri bunu çoktan yapmış olurdu. Evrenin belli bir kısmına baksak da halen bir kanıt görmüyoruz. Bu size belki de zor yoldan yolculuk etmeniz gerektiğini söylüyor,” diyor Holman. 

Christopher Nolan’ın yönettiği Interstellar filmini merakla beklemekteyiz. Umarız Prometheus kadar çarpıcı bir yapımla karşılaşırız. 

Fizikist
Türkiye'nin Popüler Bilim Sitesi

0 yorum