Mars’ta Daha Önce Hiç Tespit Etmediğimiz Gizemli Depremler
Mars’ta Daha Önce Hiç Tespit Etmediğimiz Gizemli Depremler

Mars'ın bildiğimizden daha gürültülü olduğu ortaya çıktı. Yeni teknikler, Mars yüzeyinin altında daha önce tespit edilmemiş depremleri ortaya çıkardı ve bilim insanlarına göre, şimdiye kadarki en iyi açıklama, hala devam eden volkanik aktivitedir.

Kanıtlar, Mars'ın ölü olmaktan çok uzak olduğunu, tozlu, çorak yüzeyinin altında sismik aktivite ile fışkıran bir iç mekâna ev sahipliği yaptığını gösteriyor.

Avustralya Ulusal Üniversitesi'nden jeofizikçi Hrvoje Tkalčić, "Mars mantosunun hala aktif olduğunu bilmek, Mars'ın bir gezegen olarak nasıl evrimleştiğini anlamamız için çok önemli" diyor. "Güneş Sistemi ve Mars'ın çekirdeğinin, mantosunun durumu ve şu anda eksik olan manyetik alanının evrimi hakkındaki temel soruları yanıtlamamıza yardımcı olabilir."

Bilim insanları çok uzun bir süre Mars'ın içinde pek bir şey olmadığına inanıyorlardı.

Gezegende çok az bir manyetik alan var. Gezegensel manyetik alanlar (genellikle) gezegenin içinde, dinamo adı verilen bir şey tarafından üretilir.

Mars'ın manyetik alan eksikliği, aktivite eksikliğini gösteriyor. Bu çok önemli; aslında, bir manyetik alan yaşam ve ölüm arasındaki fark anlamına gelebilir. Burada, Dünya'da, manyetik alan bizi yaşamı yok edebilecek kozmik radyasyondan koruyor. Mars'ta, Güneş'ten daha uzak olmasına rağmen radyasyon seviyeleri çok daha yüksektir.

Tkalčić, "Dünya'nın manyetik alanı ve bizi kozmik radyasyondan koruma yeteneği nedeniyle dünyadaki tüm yaşamı mümkün kılar, bu nedenle bildiğimiz gibi bir manyetik alan olmadan yaşam mümkün olmazdı," diye açıklıyor.

Ancak NASA'nın InSight aracı Kasım 2018'de oraya gidip Mars'ın kalp atışlarını dinlemeye başladığında, gerçekten dikkate değer bir şey öğrendik: Mars gürlüyor. Bugüne kadar, InSight yüzlerce marsquake (Mars depremi) tespit etti.

Tkalčić ve meslektaşı, Çin Bilimler Akademisi'nden jeofizikçi Weijia Sun, InSight verilerinde fark edilmemiş olabilecek depremleri aramak istedi. InSight verilerindeki sismik olayları avlamak için jeofizikte henüz yeni uygulanan iki alışılmadık teknik kullandılar.

Bilinen Mars depremlerinin dokuz şablonuna dayanarak, ikili, Mars'ta Cerberus Fossae adlı bir bölgeden gelen 47 yeni sismik olay tespit etti.

Bu yeni sismik olayların çoğu, 2019 yılının mayıs ve temmuz aylarında gerçekleşen iki önemli Cerberus Fossae depreminin dalga biçimlerine benziyor ve bu da daha küçük depremlerin daha büyük olanlarla ilişkili olduğunu gösteriyor.

Ardından araştırmacılar depremlerin nedenini bulmaya çalıştı. Analizleri, Mars uydusu Phobos'un etkisi gibi nedenleri dışlayarak, depremlerin zamanlamasında bulunacak bir model olmadığını buldu.

Tkalčić, "Bu Mars depremlerinin Mars gününün tüm zamanlarında tekrar tekrar meydana geldiğini bulduk, oysa geçmişte NASA tarafından tespit edilen ve rapor edilen marsquas'ların yalnızca gezegenin daha sessiz olduğu gecenin köründe meydana geldiği ortaya çıktı" diyor.

"Bu nedenle, Mars mantosundaki erimiş kaya hareketinin Cerberus Fossae bölgesinin altındaki bu yeni tespit edilen 47 marsquake için tetikleyici olduğunu varsayabiliriz."

Cerberus Fossae'deki Mars yüzeyindeki özelliklerin önceki analizi, bölgenin son 10 milyon yıl içinde volkanik olarak aktif olduğunu buldu.

Sun ve Tkalčić tarafından tanımlanan ve Mars mantosundaki tekrarlayan magmanın hareketine atfedilen aktivite, Mars'ın düşündüğümüzden daha volkanik ve sismik olarak aktif olduğunu da gösteriyor.

Eğer durum buysa, sonuçların Mars'ın tarihini ve geleceğini anlamamız için çıkarımları olacaktır.

"Mars depremleri dolaylı olarak gezegenin içinde konveksiyon olup olmadığını anlamamıza yardımcı oluyor ve eğer bu konveksiyon oluyorsa, ki bu bizim bulgularımıza dayanıyor gibi görünüyor, o zaman oyunda bir manyetik alanı engelleyen başka bir mekanizma olmalı." diyor Tkalčić.

"Mars'ın manyetik alanını, nasıl evrimleştiğini ve gezegen tarihinin hangi aşamasında durduğunu anlamak, gelecekteki görevler için açıkça önemlidir ve bilim insanları bir gün Mars'ta insan yaşamı kurmayı umuyorlarsa kritiktir."

Araştırma Nature Communications'da yayınlandı.

Fizikist
Türkiye'nin Popüler Bilim Sitesi

0 yorum