Büyük Bir Araştırma, Kahve İçenlerin Muhtemelen, İçmeyenlerden Daha Uzun Yaşayacağını Buldu

UK Biobank'ta yarım milyon civarında kayıt üzerinde yapılan bir analize göre, her gün 2 ila 3 fincan kahve içen insanlar, içmeyenlere kıyasla daha uzun yaşama ve daha az kardiyovasküler hastalık sergileme eğilimindedir.

Araştırma, daha fazla kahve içmenin yaşamınıza yıllar kattığını iddia etmese de, yine de bilim insanlarının daha fazla araştırma yapmak istemelerine neden oldu. Bulguları, günlük 6 veya daha fazla fincan kahve alışkanlığı ile beyin küçülmesi ve artan bunama riskini ilişkilendiren önceki çalışmalarla karşılaştırmak da önemlidir.

Avustralya'daki Baker Kalp ve Diyabet Enstitüsü'nden elektrofizyolog Peter Kistler, "Bu büyük, gözlemsel çalışmada, öğütülmüş, hazır ve kafeinsiz kahve, kardiyovasküler hastalık veya herhangi bir nedenle ölüm insidansında eşdeğer azalmalarla ilişkilendirildi" diyor.

"Sonuçlar, hafif ila orta derecede öğütülmüş, hazır ve kafeinsiz kahve alımının sağlıklı bir yaşam tarzının parçası olarak görülmesi gerektiğini gösteriyor."

UK Biobank, bireylerin genetiği, sağlığı ve yaşam tarzına ilişkin kayıtları içeren büyük ölçekli bir veri tabanıdır. Bu çalışmada örneklem, medyan yaşı 58 olan 449.563 kişiye ortalama 12 buçuk yıllık sağlık ve beslenme bilgisi sağladı.

Katılımcılar günlük kahve tüketimlerine ve genellikle ne tür kahve içtiklerine göre gruplandırıldı - 100.000'den fazla kişi hiç kahve içmediğini bildirdi. Analizin bir parçası olarak, araştırmacılar yaş, cinsiyet, etnik köken, obezite, yüksek tansiyon, diyabet, obstrüktif uyku apnesi, sigara içme durumu ve çay ve alkol tüketiminin etkilerini hesaba kattı.

Kistler ve meslektaşları, çalışma süresi boyunca kahve içmeyenlere kıyasla tüm kahve içenlerin kalp sağlığı sonuçlarındaki ve herhangi bir nedenden ölümdeki farklılıkları hesaplayabildiler.

Hazır, öğütülmüş ve hatta kafeinsiz kahve içmek, daha düşük bir ölüm olasılığı ile ilişkilendirildi. Günde iki ya da üç fincan kahve içenlerin, içmeyenlere göre daha uzun yaşama ihtimalleri daha yüksekti.

Araştırmacılar sadece ilişkinin arkasında ne olabileceğini tahmin edebilirler.

Kistler, "Kafein, kahvedeki en iyi bilinen bileşendir, ancak içecek 100'den fazla biyolojik olarak aktif bileşen içerir" diyor.

"Kahve içme, kardiyovasküler hastalık ve hayatta kalma arasında gözlemlenen olumlu ilişkilerden kafeinsiz bileşiklerin sorumlu olması muhtemeldir."

Daha derine inen ekip, kahve tüketiminin kardiyovasküler hastalık gelişimi ile de bağlantılı olduğunu ve en düşük riskin günde 2 ila 3 fincan tüketenlerde görüldüğünü buldu.

Daha önce yapılan birçok araştırmanın gösterdiği gibi, kahve, vücutla bir dizi karmaşık yolla etkileşime giren karmaşık bir maddedir. Bunlar bilim insanlarının hala anlamaya çalıştığı yollardır. Bu çalışmanın uzun bir süre boyunca bu kadar çok insanı kapsaması, kahve içme ve uzun ömür arasındaki bağlantıya yeni bir veri daha katıyor.

Ancak, dikkate alınması gereken bazı sınırlamalar vardır. Veritabanı kayıtları ağırlıklı olarak Kafkas kökenliydi ve bu da bulguların etnik olarak daha çeşitli bir popülasyonda genellenmesini zorlaştırıyordu. Ayrıca veri tabanı, kahve tüketimindeki veya kahve türündeki zaman içindeki değişiklikleri hesaba katmıyor.

Fakat yine de şimdilik, o sabahları suçluluk duymadan kahvenizi demleyebilirsiniz çünkü muhtemelen size iyi geliyor.