İlerlemek ya da durmak birbirinden farklı şeyler değildir. Hatta neredeyse tıpatıp aynı şeylerdir. En azından konvasyonel fizikte bunu söyleyebilirim. Ancak durumlar arasında farklılık olduğu zaman birbirini etkiliyor. Hareket eden cisim duran cismi hareket ettirmeye çalışırken, duran cisim de hareket eden cismi durdurmaya çalışıyor. Hangisi daha güçlüyse o kazanıyor. Yabancıların "Tug - o - war" dediği bir olay. En basit tanımı ile biz buna sürtünme deriz.Örneğin bir otomobil rüzgarsız bir ortamda saatte 100 kilometre hızla ilerlerken durağan haldeki hava moleküllerini harekete geçiriyor. Bir araç geçer geçmez arkasından hissettiğiniz rüzgar araç tarafından harekete geçirilmiş havadır. Onun dışında motor içerisinde, yürüyen aksam içerisinde bir çok durağan ve hareketli parça savaşı gerçekleşmektedir. Rulmanlar büyük ölçüde bu savaşı azaltsa da tamamen sıfırlayamazlar. Bu yüzden gazı bıraktığınız zaman araç yavaşlar. Debriyaja basarsanız aracın yavaşlaması daha uzun süreye yayılır çünkü motor içerisindeki sürtünme (Ve bunun haricindeki sıkıştırma gibi bir kaç işten) kurtulursunuz. Yenmeniz gereken sadece yürüyen aksamın sürtünmesidir. Şimdi aynı otomobili alır ve saatte 100 kilometre hızla esen bir rüzgarın içerisinde rüzgar ile aynı yönde 100 kilometre hızla sürerseniz, o aracın etrafındaki hava molekülleri zatenden 100 kilometre hızla hareket ettiği için, aracın yapması gereken iş miktarı daha azdır. Çünkü çarptığı yerdeki hava moleküllerini etrafa dağıtıp onlara hız (enerji) kazandırması gibi bir işi aracın üstünden aldınız demektir. Tıpkı debriyaja basarak motor yükünü aldığınız gibi. Yani lafı toparlarsam, bir ortamdaki tüm cisimler aynı hızla hareket halindeyse, ortada bir "sürtünme" yoktur. Dolayısı ile o ortamda (Bir sonunun olmadığını varsayalım) hareket devam edecektir. Ne zamana kadar? Hareketini durduracak karşı kuvveti görene kadar. Mesela otomobilimize geri dönelim. Hareketini devam ettirmesi için yenmesi gereken yürüyen aksam ve hava moleküllerine geri dönelim hatta. Gazı bıraktık (motoru boşa aldık kabul ediyorum, gerçekte siz yapmayın her zaman viteste kalın), aracın yürüyen aksam ve hava direncini yenmesi için sürekli motordan takviye ettiğimiz enerji kesildi (Bu dirençleri yenmek için sürekli motordan ilave enerji almak zorundayız, aracın üstünde birikmiş olan kinetik enerji bu gibi istenmeyen "iş" lere harcanır, o enerjiyi sürekli beslemek zorundayız). Motoru ayırdıysak artık yeni enerji gelmiyor demektir. Aracımızın üzerindeki biriktirmiş olduğumuz enerji yavaş yavaş yürüyen aksam ve hava direncini yenmeye harcanıyor. Çok az kütle çok fazla hız kaybederek enerjimizi harcarız. Üstümüzdeki kinetik enerji bittiği anda da dururuz. Vel hasılı kelam kaza anında aracımızı dağıtan enerji de bu kinetik enerjidir. Biraz dağınık oldu ama sanırım konu böyle.