(Yorumdur. Bilimsel değil) Kütle artışının ana nedeni, 3 boyutu saran sicimlerin enerji yüklenmesi ve uzaması ile titreşimleri artıyor ve cisimden yayılan kütle dalgaları (doppler) cisim önünde yoğunlaşıyor. "C" hızına ulaşıldığı zaman cisimden kaynaklı bu dalgalar, (ses duvarı gibi) bir duvar oluşturuyor. Siz hız için enerji yükledikçe, bu duvara enerji aktarmış oluyorsunuz. Bu nedenle bu hıza (C) ulaşamıyorsunuz. ......... Ama diyelim ki oldu ve cisimi C hızına ulaştırdınız. Bu durumda cisimdeki tüm uzamsal boyutları saran sicimlerin enerji ile güçlenerek, önce hareket doğrultusundaki boyutu, sonra da bu boyuttan arta kalan enerji ile diğer boyutlarda (titreşerek-titreşim hızı ile) sıkıştırılmaya başlanır. Sonunda ışık hızına ulaşıldığında cismin tüm boyutları o kadar sıkıştırılmış olur ki, cisim bir tekillik noktasına düşmüş olur. Yani kütlesiz olur. ............... Buradaki tezat, tamamen görecelilikten kaynaklanıyor. Eğer sistemden bağımsız bir İç gözlemci olsaydı, cisimi kütlesiz-yok olarak görürken, dış gözlemci de durumu sonsuz kütle olarak ölçecekti. Çünkü cismin hareketi ile oluşan kütle dalgalarını ölçüyor olacaktı. Cismin kendisini değil... Yazdıkların varsayımsaldır, bilimsel değildir. Yanlışlanabilir. Ama üzerinde düşünmeye de değer bence, değil mi?