Hakan Bey, Evet haklısınız. Genişleme enerjisi bir yerde durmak zorunda. Yazdığınız gibi eğer dışarıdan genişlemeyi destekleyecek takviye almıyorsak. Ve sanırım almıyoruz. Evren için enerji miktarı sabit gibi duruyor.
(Bu kısmı "bence") ikinci noktada da haklı gibisiniz. Kütleler enerjiye dönüşüp ("Zaman"sız) uzay dokusuna dahil olarak ve belkide evrenin genişlemesine katkıda bulunuyorlar. ( Evrenin enerji yoğunluğunun, dış ortamından daha yüksek kalmasını sağlayarak.)
Farklı olduğunu düşündüğüm kısımlara gelince; Evrensel gözlemlerimiz, tüm kütle ve karanlık madde kütlesinin galaksileri bir arada tutmaya çabalarken, bunların toplamlarının 3 katı bir bilinmeyen kuvvetin- karanlık enerji- bunları birbirinden ayırdığını gösteriyor.
Belirttiğiniz karadelik etrafı kütleçekimin güçlü olduğu alanlarda galaksiler olşuyor ve varlıklarını koruyorlar ama tüm evren için bu tür bir gözlem hiç yok.
Oysa evrenimiz aslında genç ve daha mesafeler kısa, yani böyle bir gargantua karadelik olsaydı tüm evreni etrafında toplayabilecek, bunun kanıtları milyarlarca yıl sonunda bize ulaşırdı.
O yüzden böyle bir olasılığı, bu şartlar altında göz ardı ediyoruz. Gözlem, kanıt, belirti dahi yok çünkü...
Eğer böyle bir gözlem olsaydı, tartışmaz, yazınızın altına ek-imza atardım.
--------------------0-------------------------
Diğer yandan sizin teorinizi kısmen destekleyen bir yaklaşım var. Hawking'in bilginin kaybolmazlığı ifadesine dayanan ve kütle bilgisinin, karadeliklere düştüğünde 2 boyutlu olarak karadelik (bizim 3 boyutlu algılamamıza göre "yanal") 2 boyutluda yüzey alanına dahil olması ile ilgili.
Buna göre evrenimiz, hologram bir evren sayılabilir. (Daha sonra hologram evren yaklaşımınıda çeşitlendirip, güzelleştirdiler). Tüm evren; gargantua bir karadeliğin, yüzey alanında... Zamanı gelince tüm madde buradan tekrar tekilleşip, yeni büyük patlamaya nüve olacak.
Ancak bu teorinin zayıf yanı ise, bu kadar devasa bir karadelikten ışık dahi dönmeyeceği için, baktığımız bir yerin muhakkak "salt karanlık", hiçlik-hiç bir şey olması gerektiği.
Yani evrenin bir tarafında, geri dönemeyen ışıklardan oluşan bir bölge görmemiz gerekirdi.
Aynı şekilde, böyle bir ortamı kapatan gökadalar var ise, bunların hareketliliğin de çok artması (yaklaştıkça hızlarının artması) ve birbirlerine yaklaşmaları gerekirdi.
Şimdilik bu yönde bir gözlem ve emare olmadığı için, bu varsayım tozlu raflarda ...