En başta; iç enerji olarak tanımlanan madde kütlesindeki enerjinin sürekliliği konusunda ciddi kuşkularım var.
Evet, böyle bir enerji var. Enerji vardan yok olmaz, yoktan var olmaz. Ama enerji sürekli dağılma, yayılma eğilimindedir. Çünkü enerji, (bence) akışkandır. Yoğundan aza akarken de biz "iş" üretiriz.
Herhangi bir parçacığın "alanında" ve kütlesinde saklanan enerjinin de aynı eğiliminde olmasını bekliyorum. Buna (kısmen) bozunma da diyebiliriz.
O halde milyarlarca yıldır varlıklarını sürdüren atomlar ve temel parçacıklar nasıl bu kararlılıklarını sürdürüyorlar? Üstelik entropiye karşı...?
Bence, bu varlıklarını sürdürmeleri ve bozunmalarını engellemek, sınırlamak için bir dış etkinin-kuvvetin sürekliliğine ihtiyaç var. Eski yazılarımdan bilenler biliyor, EGD adını verdiğim dalgalar bu işi de yapıyor. Evrensel Genişleme Dalgalarının taşıdığı enerji, parçacıkları sürekli baskı altında tutarak onların kararlı olarak varlıklarını sürdürmelerini sağlıyor.
Aksi halde büyük sistemler (parçacıklar, atomlar, moleküller) başta olmak üzere, çok daha önceden bozunup temel parçacıklarına en sonunda da foton halinde olmak üzere evrene dağılırlardı.
Entropi ise bu dalgaların ikincil etkisinin sonucu gibi geliyor bana...
Çünkü ne kadar bu dalgalar, parçacıkları bir arada tutuyor olsalar da, spin olarak bu dalgalara karşı uygun pozisyonda olmayanların bağları, gene bu dalgaların kırıcı etkisi ile aşınıyor ve bir süre sonra kırılıyor olmalı, diye düşünüyorum.
Bu konuda Karanlık Profil'in çalışmaları daha net ve geniş. Onlardan faydalanabilirsiniz sanırım.
Entropiyi, evrendeki enerjinin homojenleşme eğiliminin bir parçası olarak görüyorum.
Benzetme olarak, denizdeki dalgaların çöpleri, köpükleri bir araya toplaması ve aynı zamanda kıyılarından da bazı parçacıkları kopartması olabilir.