Hayır mesele uzaydaki eksik kütleyi tamamlamak değil. Bu eksik kısmı tamamlayan bir şey var ama ne olduğu, nasıl olduğu, mekanizması bilinmiyor. Bu nedenle "kara" (geri bilgi vermeyen kavramında) deniyor.
Hatalar, bu "şey" in varlığını yadsıyarak yapılan hesaplamalardan kaynaklanıyor. Yani 4 kilogramlık bir şeyi 10 kilogram olarak tarttığınız zaman fazla olan 6 kilogramın bir hata olması gibi...
Tartı bu 6 kilogramı neden verdi? Hatalı olan ne?
Ama gerçekte elimizde zaten 10 kilogramlık şey var. Gerçek olan bu. Ama biz bunun sadece 4ünü tanımlayabiliyoruz.
Kara madde içinde durum aynı.
Kara enerji içinde durum aynı.
Her ikisinin hesabında da mevcut madde ve enerjinin şu anki sistemsel yapılarını ve durumlarını sürdürmeleri için gerekli olan madde ve enerji hesaplanırken bulunan rakammlar.
Galaksilerin sarmak kollarının hızının bu kadar yüksek olması için gereken kütle yoğunluğu kara maddenin keşfine doğru bizi yönlendirirken...
Galaksileri birbirinden bu hızla ayıran kuvvetin büyüklüğü de kara enerjiye çekti dikkatimizi...
Ses bir dalgadır. Her dalga taşıdığı enerjinin niteliğine ve kuvvetine göre uygun bir aktarıcıya ihtiyaç duar.
Ses dalgaları hava moleküllerini kullanır. Enerji frekanslar halinde molekülden moleküle geçer ...
Uzayda ise bu dalgaları aktaracak uyun malzeme yok. Bu yüzden iletilemez.
(Ama kanımca, bu enerjinin bir kısmı silsilenin sonundaki moleküllerce ısı olarak uzaya atılıyor olabilir. Bu durumda ışık hızında etrafa yayıldığından ve çok düşük bir enerji düzeyi olduğundan saptanamıyor olmalı... Bu varsayımım deneye açık neyseki, yanlışlığı rahatça ispatlanabilir bir gün)