Ruh vardır ve o 21 gramın da ruhla herhangi bir alakası yoktur, çünkü ruhun bizim anlayacağımız şekilde bir ağırlığı söz konusu değildir. Çünkü ruh ne maddedir ne de enerji. Bunlar tamamen başka bir şeydir. Dolayısıyla ilgi alanı sadece madde ve enerji olan bilim (anti-madde ve anti-enerjiyi de madde ve enerji kategorisinde varsayalım) asla ruhu açıklayamaz.
Ruh vardır. Bunu ıspatlayan o kadar çok delil var ki, bunların birini bile yalanlamak mümkün değildir. Ama ruhun nasıl bir şey olduğunu, yani kendisini anlamamız asla mümkün değildir. Çünkü biz herşeyi benzeri ya da zıddıyla bilebiliriz. Ruh için bildiğimiz bir şey söz konusu değildir.
Herşeyi bilimle açıklamaya kalkmak saçmalıktır. Herşey bilimle açıklanamaz. Mesela duygular. Vücutta (beyinde vs) salgılanan bazı maddelerle duyguları açıklamak, üzüntüyü gözyaşlarıyla açıklamak gibidir. Üzüntünün kaynağı, ya da nedeni gözyaşları değildir. Gözyaşı bazı duyguların sonucunda oluşan bir şeydir. Şimdi üzüntü nedir dense, gözlerden çıkan gözyaşlarının sonucudur demek ne kadar saçma ise, beyinde yada vücudun başka bir yerinde (bazı duyguların sonucunda) salgılanan bazı maddelerle de o duyguları (mesela şefkati) açıklamak o kadar saçma olsa gerek...