Mikro-motorlar ilk kez bir canlı hayvan gövdesinde

Kaliforniya Üniversitesi'ndeki bilim adamlarınca yürütülen deneyde, çok ufak boyutlardaki cihazlarla, bir farenin mide zarının içine çok ufak zerreler sevkedildi.

ACS Nano dergisinde yayımlanan habere göre, mikro-motorlarla yürütülen tıbbî deneyler, gövdenin belli noktalarına ilaç verilmesini de öngörüyor.

Bu yöntem şimdiye dek sadece laboratuvarlarda, hücre örnekleri üzerinde denenmişti.

Kaliforniya Üniversitesi'nden Wei Gao ve meslektaşları, farelere çok küçük motorları 'yedirdi'. Çinko kaplı polimer tüplerden yapılan cihazlar sadece 20 mikrometre, bir başka deyişle, bir tel insan saçı genişliğinde.

Mide asidiyle karşılaştığında çinko, hidrojen kabarcıkları üretmeye başladı. Bu da mikro motorları harekete geçirerek mide zarına sevketti ve cihazlar zara yapıştı.

Motorlar erirken, taşıdıkları malzemeyi de mide dokusuna bıraktı.

Araştırmacılar, bu yöntemle mide ülseri ve diğer hastalıkların tedavisinde, ilaçların mideye etkili bir şekilde gönderilebileceğini düşünüyor.

İnsan elinden çıkma çeşitli mikro-motorların canlı organizmalar içinde çalışmasının ve işlevlerinin daha ileri düzeyde değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan araştırmacılara göre, bu çalışma, hastalık tedavisi için kullanılma hedefine ulaşmada ilk adım oldu.

Aslında moleküler boyutta müdahale fikrine, ünlü fizikçi Richard Feynman'ın 1959 yılında "There is Plenty of Room at the Bottom" adlı konferansında rastlamak mümkün.

Feynman, Amerikan Fizikçiler Derneği'nde yaptığı konuşmada "Bu çok çılgınca bir fikir olsa da, cerrahı yutabiliyor olmak, cerrahi açısından gayet ilginç olur. Mekanik cerrahı kan damasının içine yerleştireceksiniz, oradan kalbe gidecek, şöyle bir etrafına bakacak. Hangi kapakçığın bozuk olduğunu görüp işe girişecek." demişti.

Bu fikir 1966'da çevrilen Fantastic Voyage (Esrarengiz Yolculuk) adlı film gibi, bilim kurgu yapıtlarda da kullanılmıştı. Ancak söz konusu filmde insan bedeninde yolculuk edenler küçücük cihazlar değil, minyatür insanlardı.

Kaynak: BBC Türkçe