İvmelenmek, hareket etmek nasıl olur da zamanda yavaşlamaya yol açar ? Zaman neden fotonlar için durgundur ?
Zaman, uzay-zaman içindeki hareketli nesneler için neden daha yavaş algılanır ? Daha doğrusu nasıl ? 100km/s hızla giden bir araba için zaman genişlemesi nanosaniye mertebesinde iken; ışık hızının %99.5'i bir hızda hareket eden müon için bu mertebe aylara,yıllara çıkar ? Işık hızına ulaştığımızda zaman durur ya da zaman ile " aynı anda " yol alırız fakat NASIL ve NEDEN ?
Einsteinn,kurduğu bir düşünce deneyiyle ivmelenmenin ve kütleçekimin doğru orantıda işlediğini buldu.Kütleçekim kuvveti de zamanı yavaşlatır
@Mr Physics Denklik ilkesini biliyorum fakat ben işin nasıl olduğunu soruyorum. Uzay-zaman yamuluyor ve bu yamulma kütleçekimini iletiliyor fakat ben yamulan uzay-zaman da zamanın da nasıl yamulduğunu soruyorum. Bir fotonun düz bir yolu, eğilimli bir yoldan daha kısa sürede tamamlaması bile cevaplamıyor soruyu.
@kemal (hiçkimse) ; bir nehir düşün, uzay nehirin yolu yani içinde su olmayan hali nehirdeki su ise zamanın kendisi. nehirin yolu nasıl gidiyorsa su da aynı şekilde gider...tıpkı ışık gibi....o da doğrusal gidiyor lakin uzay-zamandaki bükülmelere göre şekilleniyor...
zamanda yavaşlamaya diye birşey olmuyor zaman yavaşlamıyor hiçbir zaman da ışık hızında giden cisim çok hızlı oluyor ışık hızında giden bir cisim düşün bize görüntü vermek için o cisime çarpıp bize yansıyan tüm fotonlar çarptıkları nesnede onlarla aynı hızda olduğu için belli belirsiz şekiller verirdi ( ışık hızı ile ilgili olan çoğu şey tamamen düşünce deneyinden ibaret) . Zaman tamamen göreceli bir şey bu konuda herkes hem fikirdir çünkü kütle çekime bağlı olarak değişik hızlarda akıyor her yerde oluşan zamanı kendi içinde değerlendirebiliriz yada farklı kütle çekime maruz kalan yerleri birbiri ile kıyaslayabiliriz . Genel olarak hep ileriye doğru akış vardır evrende farklı noktalarda farklı hızlarda olsada . Belkide zaman kavramı evrendeki madde yoğunluğundan doğan bir şeydir çarşaf düzken zaman yok ama çarşaf eğilince zaman kavramı ortaya çıkıyor Aynştayn' ın ikizler paradoksundaki gibi dünya da kalan ikizin ışık hızında dünyanın çevresinde dolaşan ikizden daha yaşlı olması buna bir örnektir geminin hızından dolayı dünyanın kütle çekimini yeniyor ve kendisine ait bir zaman kavramı oluşuyor aslında biz insanların ortalama ömrü 70 yıl civarı bu heryerde 70 yıldır (zaman etmenini göz önüne alalım sadece) örnek olarak dünyada gece ve gündüz 24 saat 1 hafta 1 yıl kavramları var. başka bir galaksideki başak bir gezegende ise bizim dünyamızdaki 24 saat yine bizim dünyaya göre 12 saat olarak gece gündüz yaşıyorlar diye düşünürsek onların ort ömrü 140 yıl olur ama ömür hep aynı olur zamanın nasıl geçtiği önemli değil insan yine 70 dünya yılı yaşar .
bence zaman onu evren için bir yaratılış eseri olduğunun kanıtlarından biridir insan ömrü ise tamamen bizim biyolojik yaratılışımızla alakalı zaman dursa biz sonsuza dek yaşarız diye bir şey yok bulunduğumuz kavram içinde ort 70 dünya yılı içinde yaşarız ve ölürüz bu zaman akışı ve kontolü yine bence evrendeki tüm kuantum düzenekleri nsistemli bir şekilde çalışması sayesinde olabilir. Saçma gelicek ama birleşik kuantum teorisi diye birşey olabilir tüm kuantum parçacıkları görevleri ile zamanı oluşturuyor , farklı davranış olasılıkları ile farklı zaman akışları işte bu Aynştayn'ın genel görelilik, kütle çekim ile kuantum mekaniğinin birleştirilmesi noktasında zaman kavramını kesin açıklaya bilmemizi sağlayabilir
Daha önce de bu konuda yazışmıştık. Onlara ek olarak bence; "Zaman"ı skalar değil ama vektörel bir büyüklük olarak ele alınca, sorun çözülüyor. Sorun; bu vektörün yönü, büyüklüğü, başlangıç noktası ve taşıdığı kuvveti tanımlayabilmekte... Soyut bir kavram olmaktan çıktığı anda "Zaman", somut bir olguya dönüşüyor. Ve ivme ile yavaşlıyor. (En azından benim için...) Kendi cevabınız için, kendinize "zaman"ı somut olarak, nasıl tanımlayabilirsiniz? Bu soruyu cevaplamalısınız önce ...(Bence...)
''zamanın somut olması'' aslında her şey bu konu ile ilgili her düğüm bu cümlede yatıyor .
Einstein, asansörün tavanına koyduğu bir ışık kaynağı ile düşünce deneyi ile bu sonuca ulaşıyor,
![Uzay Çalışmalarının Önemi - Süleyman Fişek [Röportaj]](https://fizikist.com/uploads/img/uzay-calismalarinin-onemi.jpg "Uzay Çalışmalarının Önemi - Süleyman Fişek [Röportaj]")