Burada sorun, uzay-zaman dokusunun nasıl büküldüğü. Karadelik dediğimiz şey, çöken bu kütlenin direk kendisi değil. Uzay-zaman dokusunda oluşturduğu dik çökme alanı ve bu çökmüş kütle\'nin enerji-tekil halinden oluşan \"sistemin kendisi\" karadelik olarak tanımlanıyor gibi...
Bu çökmenin kütleçekim alanı küresel. Ama bildiğim kadarıyla karadelikler 2 boyutlu bir yüzey...
Lastik oyunca balon zarı üzerindeki 1 kglık ve 1 cm küplük çelik bilyenin , balon zarında oluşturduğu bükme gibi. (Zar\'ın yırtılmaması şartıyla)
Ancak bu yapının 3 boyutlu bir şekli yok. Yani altı, arkası yok. Yani hacmi yok, bizim uzayımızda... Yani bizim uzayımızda 3 boyutlu değil.
Bizim uzayımızda, içeriye doğru bükülerek çökmüş, 2 boyutlu bir zar...
Hatta öyle ki, 3 boyutlu kütle buraya girdiğinde tekilleşirken, kütlenin bilgisi 2 boyutlu bu zar üzerine yazılıyor. (Hawking\'e göre, karadeliklerde bilginin kaybolup kaybolmadığı konusundaki çalışmalarında daha net ve ayrıntılı bilgi var. Hatalı olabileceğim kısımları da oradan düzeltebilirsiniz. sonuçta doğru-yanlış o bilgileri kaynak olarak kullanıp, yorumluyorum. Yorumum hatalı olabilir.)
![Uzay Çalışmalarının Önemi - Süleyman Fişek [Röportaj]](https://fizikist.com/uploads/img/uzay-calismalarinin-onemi.jpg "Uzay Çalışmalarının Önemi - Süleyman Fişek [Röportaj]")