Benim kafamdaki senaryo şöyle;
Eksi enerjili ortamda artı değerde bir malzeme olamaz. Evreni oluşturan enerji de maddeleşmeden önce bir basınç alanı şeklindedir. Sanırım bu konuda diğer fizikçiler de aynı fikirdedir. Hep söylendiği gibi, evrenin şişesinin kapağı açılıncaya kadar eksi ortamla bir etkileşimi olmaz.
Evrenin şişesinin kapağı açılmak üzere iken, yani enerji tetiklendiği sırada o korkunç enerji ilk olarak \"uzay parçacıklarını\" yaratır. Yani, basınç alanının kendisi ve çevresi ilk üretilen bu parçacıklarla dolup, kaplanır, çevrelenir.
Bu parçacıklar en yüksek enerji ve eksi enerjinin tam ortasında varlık buldukları için \"bence\" sıfır enerji durumundadırlar. Yani, bu parçacıklar bizim sıfır enerji olarak tanımlayacağımız ama içinde artı ve eksi unsurların bir bileşkesi olan tam orta \"geçiş\" noktasındaki enerji seviyesindedirler. Eksi enerjili ortamın parçacıkları onlara hemen saldırmazlar. Çünkü bu parçacıklar belirgin olarak artı enerji durumunda değildirler. (Yani bu durumda tek boyutlu olarak tanımlanmaları da mümkün aslında) Ama bence gerek bile yok.
Burayı biraz daha açmak gerekiyor sanırım;
\"Uzay parçacıkları sıfır enerji durumunu severler ve bu seviyeye gelmek isterler. Yani, Entropi sıfır enerji durumunda bile durmaz. Eğer bu parçacıklar artı enerji ile beslenmezlerse eninde sonunda eksi enerji durumuna geçeceklerdir. Ama artı enerji ile beslenirlerse durumlarını muhafaza ederler ve entropiye direnirler. İşte burada evrenin enerji kaybı durumu \"çok minik de olsa\" mümkün olur. Ve bir miktar aşınma gibi bir durum meydana gelir. Bu da çok küçük bir kayıptır sözünü etmeye bile değmez.\"
Parçacıklar en düşük enerji seviyesinde oldukları için, basınç dışa doğru patladığında hızı ne olursa olsun patlamaya ayak uydururlar ve aynı hızla, hatta daha hızlı çoğalırlar. Çünkü, ne olursa olsun dışa doğru ulaşan enerji ilk önce en düşük seviyede dışa ulaşır ve bu parçacıkları çoğaltır. Bildiğimiz gibi, daha yüksek enerji bu parçacıklar için görünmezdir. Ama en alt düzeyde oldukları için kesinlikle hiç bir şekilde enerjinin evrenin dışına çıkmasına izin vermezler. Kısaca; \"evren en düşük enerji seviyesinde kapalı bir sistemdir ve bu da tüm enerji seviyeleri için kesinlikle kapalılık sağlar.\"
Bence, boyutlar üzerinde çalışıp çözüm arayan araştırmacıların işi daha zor. Asıl onlar bir zemin bulamıyorlardır. Zaten Burtay Bey\'in de çözemediği konu bu. Bir zemin oluşturmak istediğinizde, mutlaka o zeminin de üzerinde duracağı başka bir alt zemin ihtiyacı doğar ve bunun bir sonu olmaz.
Şimdilik fazla uzatmayayım. Ama buradan istediğiniz kadar devam edebiliriz.