7500 ışık yılı ötedeki yıldız kümesi
Gökbilimciler, Karina takımyıldızındaki antik bir yıldız kümesinin yeni bir görüntüsünü elde etti. NGC 3590 gözlemleriyle elde edilecek bilgiler, yıldız oluşumu ve Samanyolu hakkında yeni bilgiler sunacak.

Avrupa Güney Gözlemevi’nin (ESO) Şili’de bulunan MPG/ESO 2.2-metre teleskobunu kullanan gökbilimciler, NGC 3620 yıldız kümesinin yeni görüntülerini elde etti. Paranal Gözlemevi’nden yapılan gözlemlerle elde edilen görüntülerde, karanlık toz parçalarından ve parlayan zengin gaz bulutlarından oluşan manzaranın önünde ışıldayan yıldızlar ortaya çıktı.

Karina takımyıldızında yer alan küçük yıldız kümelenmesi, gökbilimcilere bu yıldızların nasıl oluşup evrimleştikleri hakkında yeni ipuçları sağlıyor. Aynı zamanda, Samanyolu Galaksisi’nin spiral kollarının oluşumu hakkında da ipuçları veriyor.

Yıldızlardan oluşan küçük bir kümeyi temsil eden NGC 3620, Dünya’dan yaklaşık 7500 ışık yılı uzaklıkta yer alıyor. Karina takımyıldızı doğrultusunda bulunan yıldız kümesi, birbirlerine yerçekim etkisiyle zayıf bir şekilde bağlı onlarca yıldız barındırıyor. Gökbilimciler, NGC 3620’ın yaklaşık 35 milyon yıl yaşında olduğunu tahmin ediyor.

Gökbilimciler için etkileyici görünümünün yanı sıra birçok bilgi saklayan NGC 3620, Samanyolu’nun sarmal diskine ait özellikleri ortaya koyabilir. NGC 3620, Samanyolu’ndaki konumumuzdan görülebilen bir sarmal kol üzerindeki en büyük tekil parça içinde yer alıyor. Burası, sarmal Karina bölgesi olarak biliniyor.

Güneş Sistemi’ne ev sahipliği yapan Samanyolu, uzun eğimli gaz akışları ve gökada merkeziden dışarıya doğru uzanan yıldızların meydana getirdiği birçok kola sahiptir. Bu kollar, yıldızlarla dolu iki ana kol ve daha az kalabalık küçük kollardan meydana geliyor. Adlarını barındırdıkları en belirgin takımyıldızlardan alan küçük spiral kollardan bir tanesi Karina-Yay olarak biliniyor. Karina-Yay’da yer alan sarmal Karina bölgesi, gökyüzünde yıldızlarla dolu olan bir parça gibi yeryüzünden görülebiliyor.

Yıldızların doğumu hakkında yeni ipuçları

Karina ya da Omurga olarak adlandırılan küçük kol, yığılmış gaz dalgaları ve gökada diski boyunca yer alan ve parlak yıldız oluşumunu tetikleyen yıldızlardan oluşmaktadır. Bu yıldızlar aynı zamanda NGC 3620 gibi kümeleri bir anlamda uyandırıyor ve ışıl ışıl parlamaları sağlıyor. NGC 3620’daki gibi yıldızları bulmak ve gözlemek, sarmal kola olan farklı parçaların uzaklıkların belirlenebilmesini ve bu sayede yapısının daha fazla anlaşılmasına yardım ediyor.

NGC 3620 gibi açık kümeler, onlarca hatta birkaç yüz yıldız içerebiliyor ve gökbilimcilere yıldız evrimi hakkında ipuçları veriyor. NGC 3620 gibi kümelerde bulunan yıldızlar, aynı gaz bulutunda çok yakın zamanlar içinde doğuyor. Yıldız kümelerinin bu özelliği, yıldızların nasıl doğdukları ve evrimleştiklerinin anlaşılabilmesi için mükemmel bir test bölgesi haline gelmelerini sağlıyor.

MPG/ESO 2.2-metre teleskopu üzerinde bulunan Geniş Alan Görüntüleyicisi’nden (WFI) alınan görüntü, kümeyi ve onu çevreleyen gaz bulutlarını gösteriyor. Bulutlar, yakındaki sıcak yıldızlardan gelen ışımanın etkisiyle turuncu ve kırmızı tonlarda parıldıyor. Gökbilimciler, WFI’nin geniş görüş alanı sayesine çok sayıda arka plan yıldızı da görüntüleyebildi.

Kaynak: eso.org

Fizikist
Türkiye'nin Popüler Bilim Sitesi

0 yorum