Kendinizi bize kısaca tanıtabilir misiniz?
BTech Innovation firmasının kurucu ortağı ve genel müdürüyüm. Tıp alanında çalışan bir makina mühendisiyim ve geçmiş dönemde metal 3D printing, medikal 3D printing ve anatomik tasarım konuları ile ilgilendim. Şu an daha çok iş geliştirme, şirket ve proje yönetimi konusunda aktif olarak çalışıyorum.
Eğitim yaşamınızı kısa bir özet şeklinde anlatabilir misiniz?
Lisans eğitimimi ODTÜ Makina Mühendisliği’nde yaptım, sonrasında ODTÜ’de mini MBA eğitimi aldım, yüksek lisansım ise Hacettepe Biyomühendislik bölümünde hala devam ediyor. Bunlar dışında 3D printing ve tasarım alanında hem yurtiçinde hem de yurtdışında katıldığım programlarla ileri seviye eğitici sertifikalara sahip oldum. Yine Avrupa’da profesyonel seri 3D Printerler ve hızlı prototipleme cihazları ile ilgili çeşitli eğitimler aldım. Amerika’da ise girişimcilik, networking ve kültürler arası etkileşim eğitimleri aldım. Halen General Electric’den hem firmamız adına hem de bireysel olarak mentorluk ve eğitim almaya devam ediyorum.
İstediğiniz bölümü mü okudunuz? Mesleğiniz hayal ettiğiniz meslek miydi? Bu mesleği seçmeye nasıl karar verdiniz?
İstediğim bölümü okuduğuma inanmıyorum ve aslında çok eğlenceli bir bölümde okuduğum da söylenemez. Ben iş hayatında mühendislikten daha çok girişimciliğe ve iş yönetimine daha yakın birisi olduğumu gördüm. Tasarım ve üretim mühendisi olarak da çalıştığım dönemlerde oldukça keyif aldım ancak şu an yaptığım iş sanırım kariyerimde gitmek istediğim alan. Makine mühendisliğini seçmemdeki en büyük sebep ÖSS puanıdır, bir üst tercihimde ODTÜ Elektrik-Elekronik Mühendisliği onun üzerinde de Hacettepe Tıp vardı, çok bilinçli tercih yapmadığım ortada sanırım :)
Şu an nerede çalışıyorsunuz?
Şu an BTech Group'un kurucu ortağıyım ve aktif olarak burada çalışıyorum. BTech Group iki bölümden oluşuyor: İnovasyon tarafında 3D printerlerı kullanarak kendi geliştirdiğimiz yüksek teknoloji ürünleri sunuyoruz. Teknoloji tarafında ise 3D yazıcılar, tarayıcılar ve yazılımların satışı yapılıyor. Ben aktif olarak inovasyon tarafında çalışsam da kullanıcı tarafındaki bilgi birikimimizi ve tecrübemizi teknoloji tarafında da kullanıyoruz.
Siz bir makine mühendisi olarak sağlık sektörü olarak adlandırılabilecek bir alanda çalışıyorsunuz. Bu konuyla ilgili sıkıntı yaşadınız mı?
İlk başta tabi ki çok korkutucu ve zor geldi; ancak ekip olarak uzun süre tıp fakültelerinde çalıştık. Bu alanda eğitimler aldıkça ve cerrahi operasyonlara katıldıkça tıp alanında çalışmanın oldukça zevkli olduğunu gördüm. Üstelik diğer mühendislerden oldukça farklı bir yerde duruyorsunuz. Hekimlerle aynı dili konuşmak, teknik bir şeyler paylaşmak bana çok keyifli geliyor. Geçtiğimiz aylarda uluslararası bir tıp kongresinde konuşmacı olma fırsatı buldum, benim için müthiş bir tecrübeydi. O yüzden bir mühendis olarak kendimizi bu alanda geliştirmenin dışardan göründüğü kadar zor olmadığını düşünüyorum.
Aslında yaptığınız işleri bizim çevrede bilmeyen yok ama genel olarak sizi yaptığınınz çene protezinden tanıyorlar. Ürünün özelliklerinden bahsedebilir misiniz?
Aslında kaplumbağaya yaptığımız çene protezi ne en iyi ne de en teknolojik çalışmamız; ancak en meşhuru olduğu kesin. Bizim uzmanlık alanımız daha çok kompleks cerrahi vakalar. Bunlar içerisinde tümör cerrahisi, trafik kazaları, intihar ve ateşli silah yaralanmaları var. Tamamen kişiye özel yaklaşımla sunduğumuz kişiye özel protezler hem çözümü olmayan bir çok vakaya çözüm oluyor hem de diğer çözümler ile birlikte kompleks cerrahilerin başarısını ciddi anlamda artırıyor. Bunlar arasında 3D basılmış medikal modeller, kişiye özel cerrahi kılavuzlar ve bilgisayarlı planlama sistemleri var. Kaplumbağaya yaptğımız protez standart olarak insanlara yaptığımız protezlerin farklı bir versiyonu ve en biyouyumlu malzeme olan medikal titanyumdan 3D yazıcı ile üretildi.
İlk akla gelen soru ”Bu protez insanda da kullanılabilecek mi?”
Yaptığımız protez zaten insanlar için yapılan protezin hayvanlara göre uyarlanmış versiyonu. Bu protezler onaylı ve sertifikalı malzemelerden, CE ve FDA belgeli üretim labravutarlarında yapılıyor. Protezin tasarım yöntemi de tamaman aynı, CT veya MRI görüntüleri alınarak işleniyor ve elde edilen 3 Boyutlu veriler üzerinden kişiye özel bir tasarım yapılıyor.
Bu protezde malzeme olarak ne kullandığınızdan bahsedebilir misiniz?
Medikal grade bir Titanyum alaşım kullanıldı, teknik olarak da Ti4Al6V isimli malzeme.
Caretta Caretta ya taktığınız protez için gelen bir çok olumlu yorumun yanında, ürünün hayvanı rahatsız edebileceği, kullanım kolaylığı sağlamayacağı, uzun süreçte düşme veya kırılma gibi problemler de yaşabileceği gibi yorumlar da geldi. Sizce de bu sorunlar yaşanabilir mi?
İnsan vücuduna yerleştirdiğiniz her şeyin -buna kendi dokusu da dahil- vücut tarafından reddilme riski var, aynı şekilde düşme ve kırılma riski de buluyor. Fakat önemli olan sizin bu risklere ne kadar önlem aldığınız. Bu protez yüksek mukavemetli, en hafif ve biyouyumluğu en yüksek metal malzemeden yapıldı.Tasarımı ise hem cerrahlar hem de veterinerler tarafından yönlendirildi ve anatomik olarak hayvanın kendi anatomisine en uygun tasarım yapıldı. Tasarım üzerinden analizler gerçekleştirildi ve bir çok yazılım ile tasarım doğrulandı. Ayrıca kaplumbağanın bu protez olmadan hayatını sürdüremeyeceği de açık, çünkü hayvanın hem üst çenesinin hem de alt çenesinin neredeyse üçte ikisi yok ve yeme fonksiyonunu kaybetmiş durumda. Elle besleniyor ve rehabilitasyon merkezinin dışında hayatını sürdürme ihtimali bile yok. Yaptığımız çalışmaya sosyal medyada onbinlerce yorum yapıldı, bunların çok büyük bir kısmı olumlu ve yapıcı yorumlardı. Ancak takip edebildiğimiz kadarıyla aralarında hayvan deneyi yapıyorlar, plastik çene protezi yapmışlar, köpek balığı bu hayvanı yediğinde titanyumu nasıl sindirecek, doğanın dengesiyle oynuyorlar gibi bir çok farklı yorum da vardı. O yüzden saygı duyuyoruz ve yanlış bilgileri düzeltmeye çalışıyoruz.
3D Printer hakkında ne düşünüyorsunuz? Siz 3D Printerla metal işlediniz, plastiği zor işlerken metal nasıl işlenir, insanın aklı almıyor?
Metal işleme yöntemi, bilinen 3 boyutlu yazıcılardan tamamen farklı bir teknoloji. Aslında insanlar 3 boyutlu yazıcı denince sadece FDM denilen, filamentin eritilmesi ile çalışan teknolojiyi biliyorlar. Fakat metal işin içerisine girdiğinde metal tozunun yüksek güçlü lazerlerle eritilmesi söz konusu oluyor. Bununla birlikte 3D yazıcılarda 20’ye yakın teknoloji ve 300’e yakın malzeme seçeneği bulunmakta. 3D printing son yıllarda popüler olsa da yaklaşık 25 senelik bir teknoloji; ancak yeni yeni tanınıyor. Biz de bu konularda bilgi birikiminin artması için Ankara’da 3D printing etkinlikleri yapıyoruz. Bu zamana kadar ODTÜ’de, Hacettepe’de, Makina Mühendisleri Odası’nda ve OSTİM’de etkinlikler yaptık. Bu etkinliklerde tüm teknolojileri detaylı olarak anlatıyoruz.
Bu projede destek aldığınız yerler var mı?
Pamukkale Üniversitesi ve Mustafa Kemal Üniversitesi’nden veteriner ve cerrah hocalarımızdan destek aldık; çünkü kaplumbağanın doku ve anatomik yapısı insanlardan tamamen farklı.
İleride protezin maliyetinin düşmesi ve insanlara da rahatça uygulanabilmesi gibi bir hayalin gerçekleşmesi için sizce ne yapılabilir? Beklentileriniz nelerdir?
Aslında bana sorarsanız bu bir hayal değil, çünkü teknolojinin gelişmesiyle birlikte kişiye özel protezlerin fiyatı giderek ucuzluyor. Kişiye özel yaklaşımlarda en büyük maliyet, mühendislik maliyetlerinden kaynaklanıyor. Bu aşamada tasarım sürecini daha otomatize eden algoritmalar veya süreci hızlandıran yazılımlar geliştirildikçe bu protezler daha da ucuzlayacak. Üretim tarafında ise her geçen gün makinalar daha da hızlanıyor ve ucuzluyor bu da protezlerin maliyetine direkt olarak etki ediyor. Ayrıca sağlık tarafında tüm dünyada kişiye özel tedavi yöntemlerine ciddi bir eğilim var; çünkü bu tür tedaviler hem hasta için hem de doktorlar için büyük fayda sağlıyor ve tedavi başarılarını çok ciddi anlamda artırıyor. Açıkcası ben gelişen teknolojiler ile birlikte yakın gelecekte standart çözüm diye bir şey kalmayacağını düşünüyorum.
0 yorum