Öncelikle Sayın Kesici\'ye içtenlikle teşekkür ederim. Tartışma panosunda kısa kısa fikir beyanları ile tartışıp bir şeyler üretmek zor oluyor.
Öncelikle bilimsel anlamda tartışmaya çalışıyorum ki benim gibi Türk toplumunda yetişmiş biri için bu çok zor. Bizler tartışmayı bir tür kavga ve kazanılacak bir hedef-sonuç olarak görüyoruz. Bu da bizi \"doğru\" dan uzaklaştırıyor.
Ayrıca fikir beyan etmekten de korkuyoruz, çünkü yanlışlarımızın ortaya çıkmasını bir yenilgi olarak algılıyoruz.
Bu yüzden de çoğu yorum, bir kaç satır bu pano bölümünde zaten... Bir de takma adlar var. (Ben de denedim biliyorum) Hatalar ya da eksikler ismimizle bağlantılandırılmasın diye...
Oysa bilimsel anlamda tartışma, bir olgunun bir çok farklı bakış açısıyla ele alınıp, ortak noktalarda hem fikir olmak, farklı noktalarda ise doğru olanı ortak araştırmak içindir, diye düşünüyorum.
Bunları yazdım. Belki bunları okuyan 3ncü bir kişi daha konuya aynı şekilde gelir umudu ile...
Sayın Kesisci, başka bir tartışmada \"entropi\" konusuna değinmişti. Zaman\'ın tanımı üzerine yapılan tartışmada. \" Düzensizlik artıkça zaman sistem için hızlanır. Hızlanan zaman sistemin dengesini bozar. Ve denge sistem için bozulur. Hem madem kütleden, uzunluğa kadar her şey göreceli neden zamana bağlı olan ışık hızı sabit olsun.\" yazmıştı.
Çok hızlı düşünerek ve kafasında bir bütün yapıyı oluşturduğu içini kendi kavramları ile yazdığı bu kısa yazıyı hala tam kavrayabilmiş değilim. Onu bir nokta da anlıyorum. Kendi evren modelim, kafamda o kadar pür ve belirgin olmasına rağmen, bu modelin en fazla çeyreğini anlatabiliyorum. Anlatırken de yazım dilime ve işaretlemelere dikkat etmezsem, iyice anlaşılmaz oluyor. Bu nedenle konularına göre, ayrıntılı ve örnekli anlatmaya çalışıyorum.
Şimdi bu yazdığını kavrayabildiğim kadarı ile birleştirerek yeni yazdıklarıyla kavramaya çalışıyorum. (Anlamak ve kavramak farklı olgular benim için)
En başta sabit olan ışık hızı değil, zaman daha doğrusu birkaç zaman boyutundan biri olan evrenin genleşme hızı ile alakalı olan zaman. Bu zaman dalgasal şekilde hareket ediyor ve üzerindeki her şey de onunla birlikte var olduğu için, onun hızına bağımlı. En küçük parçalar en hızlılar bu yüzden de ışık hızı olarak betimlediğimiz hız, aslında evrenin genleşme hızı. Tabii evren ışık hızı ile genleşirken, içindeki nesneler aynı hızda birbirinden uzaklaşmıyor. Artan bir hızla uzaklaşıyorlar ama ışık hızından düşük. (Şişirilen bir balon içindeki parçacıkların durumunu ve birbirlerinden uzaklaşma hızını düşünün, balonun dış çeper genleşme hızından düşüktür. Formülü unuttum ama 3 boyutlusu için hesaplamak mümkün
)
Sayın Kesici, başlangıçtaki ısının baskısı ile genleşen evrenin, soğuyarak bir düzene doğru gittiğini ve en son 0 Kelvine düşünce evren sıcaklığının, entropinin durarak, düzenin oturacağını düşünüyor.
Ardından simetri kırılması ile düzenin tekrar bozulacağı, tekillik homojenliğin biterekten sürecin tekrarlanacağını düşünüyor. Tabii doğru anladıysam. Ama kavrayamadım. Örnekli tekrarlı açıklamalara ihtiyacım var.
Evrenin başlangıçtaki ısısı, sadece küçük bir ortamda çok fazla enerji yoğunlaşmasının doğal bir yanıydı. Genleşmeye muhakkak etkisi oldu ama esas neden olarak değil. Daha çok yan ürün olarak. Evren genişledikçe toplam miktar aynı kalsa da birim başına düşün miktar azalıyor ve en sonunda belki 10 üzeri (n) oranına kadar düşecek ama asla 0 olmayacak. 0 bu fonksiyonda limiti gösteriyor.
Ortak olan bakış açımız, farklı kelimelerle ve yaklaşımlar ifade ediyor olsak ta, evrenin başlangıçta büyük bir düzenden, hızla düzensizliğe kaysa da onu meydana getiren tüm şeylerin tekrar o homojen, tekdüze yapıya dönmeye ya da ulamaya çalıştığıdır. Hatta bunu tüm kimyasal ve fiziksel reaksiyonların, madde ve enerjinin çeşitli durumları için de aynı nedenin geçerli olabileceğinden kuşkuluyum.
Sicimlerin varlığının ispatlanması çok önemli değil. Önemli olan 5 sicim teorisinin ve 11 boyut lu M Kuramının birçok soruya doğru cevap verebilmesi ve bunun kabulü.
Şu kavramları biraz da açarsanız belki ortak ve farklı noktaları saptayabiliriz.
a) Evren katman katman bir kabuk gibi etrafı kaplamıştır.
SORU) DIŞ KATMANLAR NASIL BİR ŞEY OLABİLİR VE NİYE DIŞ KATMAN VAR?
b) bizim evrenimiz ne zaman düzene otursa kendiliğinden simetri kırılması oluşuyor
SORU) DÜZENE OTURMA KAVRAMI NEYİ KAST EDİYOR? VE SİMETRİ KIRILMASI NEDİR? KENDİLİĞİNDEN NASIL OLUYOR?
c) Kuvvetler başlangıçta bir bütün değildi her patlamayla yeni bir kuvvet doğdu.
SORU) HER PATLAMAYLA YENİ BİR KUVVET EKLENDİĞİNE GÖRE, BU EVRENİN TEKRAR TEKRAR PATLAMASI MI, YOKSA BAŞKA BİR PATLAMA MI? EĞER TEKRAR TEKRAR EVREN PATLAMASI İSE BU DURUMDA , HOMOJENLİĞE ULAŞMIŞ BU KEVVETLER SALT BİRBİRİ AYNI OLACAĞINA GÖRE BİR SONRAKİ SEFER NASIL HATIRLIYORLARİ YENİ OLUŞAN EVRENDEKİ İŞLEVLERİNİN BİLGİSİNE
d) Sizi bilmem ama ben bana öğretilen bu zırvalıklara inanamam.
SORU) ZIRVALIK aşağılamasını bir yana bırakıyorum ... AMA İNANDIĞINIZ NEDİR? NASIL BİR EVREN MODELİ BU?
(Burada cevaplama yerine, bir soru açıp onun altında daha ayrıntılı yazabilseniz daha güzel olur. Ya da varsa bir blog veya benzeri bir yer derlediğiniz hazır, oraya bakalım.)