Başka bir tartışma platformunda benzer bir soru sormuştum. Buna göre, tüm enerji alanları yoğunluklarına göre uzay-zamanı büküyorlar.
Bana göre; eşdeğerlilik söz konusu olduğunda, enerji çok geniş bir alana yayılıyor. Uzay-zaman birimi başına düşen etki bu yüzden çok az veya belirsiz. Yine de uzak mesaflerden algılanan etki az-çok benzer olmalı. Yani güneş ile aynı kütledeki karadeliğin gezegenimize etkisi aynıdır. Ama ya mesafe kalkmış halde, aynı yakınlıktayken?
Kütle çekimi nereye yaklaşana kadar aynı, hangi noktadan sonra farklı etki etmeye başlayacak?
Bu aslında eğimin ne kadar dik olduğu ile ilgili bir konu. Aralarındaki fark da buradan geliyor.
Karadelik konusuna girdim. Çünkü karadelikler çevreleri çok güçlü enerji alanıdır.
Bu arada; salt enerji, uzayı bükemez. Enerji ancak uzay-zaman\'ı büker. Her ne kadar mevcut fizik uzay-zamanı içiçe olarak ele alsalarda, aslında birbirlerinde ayrı olmalılar. En azından eşdeğerli olarak. Salt uzayı, hiçlik, yokluk alanı olarakta düşünebilirsiniz. Orada zaman bile yoktur.
Benzetme yaparsam; gölde tüm özelliklerini ölçtüğümüz ( yoğunluğu, sıcaklığı, ısısı, içeriği,) \"uzay\" ise, gölden nehire akan ve ölçümlediğimiz su, \"uzay-zaman\"dır.
Çünkü aksini iddia etmek için, evrendeki nesnelerin, genişleme adını verdiğimiz harekete iştirak etmediğini ispatlamak gerekiyor.