Espressonun Dünya'da yapımı basit: Öğütülmüş kahve, küçük kapsüllere ya da delikli kaplara yerleştiriliyor.
Su kaynatılıyor ve kahve kapsülünün içinden geçerek, damla damla bardağa akıyor.
Fakat yer çekiminin olmadığı bir ortamda bu işlem biraz zorlaşıyor.
Uzay aracına su ya da sıcak kahve sızacak olsa, damlalar halinde havada dolaşmaya başlayarak astronotlara ve hassas araçlara büyük zarar vermesi mümkün.
Uluslararası Uzay İstasyonu'na (ISS) gönderilen makinenin adı 'ISSpresso'.
Guardian gazetesi kahve makinesinin nasıl çalıştığını şöyle anlatıyor:
Makine özel bir plastik poşete hapsedilmiş suyun, güçlü bir basınçla öğütülmüş kahve kapsülünü delerek içinden geçmesini sağlıyor.
Basınçla kapsüle karışan su daha sonra kahve olarak başka özel bir plastik torbaya gönderiliyor ve astronot kahvesini pipetle içiyor.
Capuccino için daha beklemek lazım
İtalyan ulusal espresso enstitüsüne göre, bu işlem sırasında suyun kahve kapsülüne tam olarak 9 bar basınçla ulaşması gerekiyor.
Olası bir kazanın engellenmesi için ISSpresso'daki borular 400 bara kadar basınca dayanacak şekilde tasarlandı.
Makinenin ağırlığı da 20 kilogram.
Küçük espresso fincanlarından farklı bir yöntemle kahve keyfi yapılsa da, Lavazza Başkan Yardımcısı Giuseppe Lavazza'ya göre uzaydaki kahvenin tadı, yerkürenin herhangi bir noktasında içilen kahveden farklı olmayacak.
Fikir, bir diğer İtalyan astronot Luca Parmitano'nun yörüngede bir hafta kaldıktan sonra en çok özlediği şeyin iyi bir İtalyan espresso kahvesi olduğunu söylemesi üzerine mühendislik firması Argotec'ten çıktı.
Espresso uzaya gönderildi fakat cappuccino içmek isteyenlerin biraz beklemesi gerekiyor.
Zira cappuccino için, buhar aletiyle sütün köpürtülmesi, sonra da köpük ve sütün birbirinden ayrılması gerekiyor.
Bulunduğumuz gezegende yer çekimi bu işlem için müsait.
Fakat yerçekimi olmayan bir ortamda süt ile köpüğü birbirinden ayırmak, alet santrifüje yerleştirilmediği sürece mümkün değil.
Olsa dahi, sütün köpükleri kahvenin üstünde nasıl durabilir ki?
Kaynak: BBC Türkçe
0 yorum