Patlamış mısırın aslında 2 farklı şekli olduğunu fark ettiniz mi?
Konumuz patlamış mısır. Ayarsız şekilde dakikalarca yenmezse, yenmesinin hiçbir anlamı olmayan hain şey. Yenirken bunca ses çıkardığı halde sinema gibi sessiz bir ortama nasıl girebildiğine şaşıp kaldığımız icat.

Patlatmalık mısırın patlayabiliyor olmasının 3 sebebi var: Tanelerinin içindeki su miktarı, tanenin dışındaki sert kabuk ve nişasta dolu iç yapısı. İçeride ısıyla kaynayan su nişastayı jel kıvamına getiriyor. Daha da kaynayınca bu jel kabına sığmaz hale geliyor ve dış kabuğu patlatıyor. Dışarıdaki jel dışarı çıkar çıkmaz soğuk havaya temas edip katılaşıyor. Patlamış mısır da işte böyle oluşuyor.

Öyle hapur hupur yerken muhtemelen fark etmediniz ve fakat patlamış mısır sadece iki ana şekilden oluşuyor. Biri mantar, diğeri ise kelebek. Mantar mısırda kabuk her taraftan eşit olarak genleşip patlarken kelebek mısırda nişasta nereyi bulursa oradan sızıveriyor ve mısırın içini dışına getiriyor.

Normalde bir mısırdan iki çeşitte de patlyabilen mısırlar çıkıyor. Fakat hibrid bitkiler değiştirile geliştirile mısırların ya birinden ya da öbüründen taneler üretiyor olması sağlanmış. Bu sebeple sinema salonlarının kelebek şeklinde patlayanlardan aldığı söyleniyor. Ne de olsa havaleli mısırlar bi paketi daha az mısırla doldurabilme çakallığını sağlıyor.

Fizikist
Türkiye'nin Popüler Bilim Sitesi

0 yorum