Madde, bir tarafta “taneli”, süreksiz bir yapıya sahiptir: basit parçacıkları, atomları, molekülleri, yıldızları ve onların sistemlerini, galaksileri vb. düşünün. Diğer tarafta ise, çeşitli türden –kütle-çekimsel, elektromanyetik, nükleer vb.– alanlarda bulunan süreklilik ile işaretlenmektedir. Cisimler ve alanlar, maddenin bilimce bilinen iki temel varoluş biçimidir. Bir cisim, mekanik kütleye (hareketsiz-kütle) sahip şey olarak tanımlanır. Burada hiyerarşik olarak düzenlenmiş yapılardan söz edebiliriz, adeta, atomdan kavranabilir her ebattaki göksel cisimlere kadar. Atomların kendisi de karmaşık bir yapıya sahiptir: basit parçacıklar içerirler, çekirdeği oluşturan protonlar ve nötronlar ile çekirdeğin etrafında fantastik hızlarda devir yapan elektronlar. Günümüzde bilim çok sayıda başka basit parçacık da bilmektedir –mezonlar, hiperonlar, nötrinolar vb. Bunlar, hem atomun parçaları olarak hem de serbest plazma durumunda var olurlar, ör. evrenin geçmişinden bize ulaşan kalıntı kozmik ışımalar gibi. Bilim, elektrik yükünün ters işaretine sahip olan karşı-parçacıkları da keşfetmiştir –anti-pozitron ve diğerleri gibi. Fotonlar gibi basit parçacıklar parçacık-dalga özelliklerine sahiptir: onlar hem ayrık hem de süreklidirler (aynı anda parçacık ve dalga olurlar) ve hem kütleye hem de belirli bir elektrik yüküne sahiptirler.