Merhaba...
Konuya ufak bir ekleme yapayım. (Hala Vide Supranın sorusuyla meşgulum bu arada)
Yaptığım çalışmada şöyle ilginç bir sonuca vardım. (BENCE...)
Diyelim ki 5 güneş kütlesinde bir yıldız çöküp karadelik oluştursun.
Çökmeden önce bu yıldızın etrafına uyguladığı kütle çekim kuvvetini gösteren, kütle çekim alanını belirlemiş olalım. (Hemen yanı başından, 2-3 ışık yılı mesafeye kadar)
Ardından çöküş sonrası karadelik olarak aynı kütle ile uzay-zamanda oluşturduğu etkiye bakalım.
İlginç olan, eğer okuduklarımı doğru anlayıp yorumladıysam, çöküş öncesinde yıldızın fiziksel olarak işgal ettiği hacim sınırlarından önceki bölge ile sonraki bölge arasında farklılıklar var.
Yani.. Eskiden yıldızın işgal ettiği hacimsel sınırdan itibaren, yıldızın etrafına kütleçekimsel etkisi , önceki güneş haliyle nerdeyse aynı...
Ama bu sınırdan içeriye merkeze doğru gittikçe, çökme (Ömer Bey\'in yaklaşımı ile \"dikleşme\") açısı keskinliği artıyor.
Sanki uzay-zaman dokusunda gerilme bu bölgede, (merkezden dışarıya doğru yayılan kuvvet, onu taşıyan kuvvet alanında (buradaki alanımız: hacim) birim alan başına paylaşılarak taşınıyor.
Karadeliğin neden olduğu Uzay-zamandaki gerilme miktarı yıldızın eski hacmi sınırları civarında eşitleniyor.
(Buradan çıkardığım sonuç, Uzay-zaman dokusunun belli bir enerji yoğunluğuna göre taşıma kapasitesi olduğu, kütlesiz nesneler bu dokuya dahil olamazken, kütleli nesneler, enerji yoğunluklarına göre bu dokuya batıyor. Yani fotonlar hala sörfçü, durağan kütleleri yok, çünkü onlar zaten durağan, hareketsizler :-). Bir gün ayrıntısı ile bu varsayımımı açıklayabileceğimi umuyorum.)