Genel görelelik ile kuantum mekaniği arasındaki sorun, genel göreleliğin temel ilkesi (uzay ve zamanın düzgün bir eğri şeklinde bir yapısının olması) ile kuantum mekaniğinin temel yapısı (uzay-zaman dokusu dahil evrendeki her şeyin küçülen mesafe ölçeklerinde incelendiklerinde daha şiddetlenen kuantum dalgalanmaları göstermesi) birbirine ters düştügünden dolayı ortaya çıkar.
Bilirsiniz ki planck altı ölçeklerde kuantum dalgalanmaları çok şiddetlidir. Bu yüzden uzayın düzgün bir geometrik şekle sahip olduğu anlayışı bozulur. kısaca genel görelelik bu yüzden burada çöker.
Sicim teorisi bu çelişkiyi ortadan şöyle kaldırır. Bilindiği üzere sicim teorisinde en küçük yapılar olan sicimler tipik olarak planck uzunluğundadır. Bir sicimin enerjisini arttırarak onun boyutunda değişiklik yapılabilir, ama planck altı ölçekte olan dalgalanmaları incelemek istendiğinde sicimleri planck uzunluğundan daha büyük hale getirmek bize birşey kazandırmaz. Ayrıca plank altı uzunluktakı dalgalanmaları incelemek için planck boyutunda olan sicimler kullanılamaz. Sicimlerden daha küçük yapılarla incelenmesi gerekir lakin sicim kuramında en temel yapılar sicimlerdir. Konunun aslı sicim kuramında evrenin temel bileşeni planck altı mesafeleri inceleyemiyorsa o zaman ne o, ne ondan oluşan yıkıcı kuantum dalgalanmalarından etkilenir. Sicim kuramının yasalarında doğayı giderek daha küçük mesafelere bölme anlayışı geçerli değildir bir sınır vardır. ( gözlene bilir sınır) . ( Heisenberg belirsizliğide bu konuda etkilidir)