http://www.fizikist.com/beyin-firtinasi/12825/ no\'lu \"Karadeliğe fırlatılan Elma\" sorusu ile ilişkilidir. O sorudaki sonlardaki görüşlerde (Necmi Bey ve Mehmet Ali Bey) farklı açılardan baktıkları için, farklı gözükseler de; \"Doğrular\". Yani çelişki değil, tamamlayıcılık söz konusu. Necmi Bey\'in ifade ettiği gibi, Kuarklar parçacık tanımına uyan alanlar olarak en küçük kütle taşıyan (bilinen) temel parçacıklar. Gluonları bilmiyorum ama nötrinoların çok az bir kütlesi saptandı diye biliyorum. Diğer yandan atom yapısına, çekirdeğe özellikle baktığımızda (atom kütlesinin 99% \'u çekirdekten oluşuyormuş.) çekirdekteki temel parçacıkların, bireysel olarak kütle toplamları, toplam çekirdeğin kütlesinden düşük, daha da ilginci çekirdeği oluşturan proton ve nötronların içine ulaşıldığında, onları oluşturan temel parçacıklar (kuarkların) toplam kütlesini, protona veya nötrona oranladığımızda gene çok ciddi bir fark çıkıyor.(Tam rakamı unuttum.) Özetle, Mehmet Ali\'inin dediğine geliyor. Eğer çekirdekteki tüm kütleleri alt parçacıkların (kuarkların) kütlelerini toplarsak, tüm atom çekirdeğine oranı 1-2% gibi bir oran çıkıyor. Yani kütlenin çoğu boşluk olarak nitelenen alandaki enerjiden kaynaklanıyor. Şimdi burada ana soru beliriyor; BU parçacıkları bir arada tutan bu ENERJİ; nasıl kütle olarak tepki verebiliyor ? Evren ile olan ilişkisi \"bağ enerjilerini\" nasıl, kütle olarak tanımlayabilmemizi sağlıyor? Bence çok ilginç bir detay. Maddeyi veya parçacığı kütleli olarak tanımlamaya alışığız. Ama enerjiyi ...??? (Kendimce bir cevap buldum ve daha önce paylaştım ama diğer fikirler ve BİLGİLER değerli..)

Bir enerji türü baska bir enerji türüne cevrilebileceginden , kütle enerjisi baska türlerdeki enerjilere , ve tam tersi sekilde , diger enerji türleri de kütle enerjisine cevrilebilir ! ikinci süreci inleceleyelim . Bir enerji türünden kütle enerjisi olusturulabiliyorsa , herhangi bir kütlenin var olmadıgı bir yerde , birden bire kütle olusabilir demektir:) Dev parcacık hızlandırıcları Hadron carpıstırıcılarında olan sey tam olarak budur.Mesela Cenevre’deki nükleer arastırma merkezi CERN’ de , atomların yapı tasları olan atomaltı parcacıklar yeraltındaki bir alanda , ışık hızına yaklaşan hızlarda birbirleri ile çarpıstırılıyorlar.Bu siddetli carpısmada amac , parcacıkların muazzam düzeydeki hareket enerjisinin kütle enerjisine ( bir diger ifadeyle , fizikçilerin üzerlerinde calısmak istedikleri yeni parcacıkların kütlesine ) dönüştürülmesi. Ve carpısma noktasında , bu yeni parcacıklar ( göründügü kadarıyla ) yoktan var oluyor. Bu olay , bir enerji türünün kütle enerjisine cevrilmesine verilebilecek en iyi örnektir.

Teşekkürler gene ama :-) Atomdaki parçacıkları bir arada tutan bağların enerjisi, nasıl kütle olarak tepki veriyor? Soruyu anlatan örnekleme şu; Dünya ve diğer gezegenler güneş etrafında dönüyor. Hepsinin toplam kütlesi diyelim ki \"m1\"... Eğer atom örneğine dönersek, gezegenleri bir arada ve yörüngede tutan kuvvetlerde ki burada kütle çekim alanı ve dalgaları oluyor, sistemin toplam kütlesine dahil olması oluyor. Yani sistem sadece parçacıklardan değil, parçacıkların arasındaki ilişkininde dahil olmasıyla güçleniyor. ( atom boyutunda karşılığı ise zayıf ve güçlü kuvvetler de kütleye dahil oluyor.) Bu etkileşimi soruyorum... Not: Güneş sistemi kütlesi hesaplanırken, elbette sadece katı nesenlerin kütleleri toplanıyor ama... Örnekleme açısından kütleçkim alanlarını da dahil ettim. Diğer yandan bence zaten dahil olmalı çünkü, karanlık madde diye tanımlıyoruz belki de onları...

Teşekkürler gene ama :-) Atomdaki parçacıkları bir arada tutan bağların enerjisi, nasıl kütle olarak tepki veriyor? Soruyu anlatan örnekleme şu; Dünya ve diğer gezegenler güneş etrafında dönüyor. Hepsinin toplam kütlesi diyelim ki \"m1\"... Eğer atom örneğine dönersek, gezegenleri bir arada ve yörüngede tutan kuvvetlerde ki burada kütle çekim alanı ve dalgaları oluyor, sistemin toplam kütlesine dahil olması oluyor. m2 Yani sistem sadece parçacıklardan değil, parçacıkların arasındaki ilişkininde dahil olmasıyla güçleniyor. ( atom boyutunda karşılığı ise zayıf ve güçlü kuvvetler de kütleye dahil oluyor.) m2>m1 (???) Bu etkileşimi soruyorum... Not: Güneş sistemi kütlesi hesaplanırken, elbette sadece katı nesenlerin kütleleri toplanıyor ama... Örnekleme açısından kütleçkim alanlarını da dahil ettim. Diğer yandan bence zaten dahil olmalı çünkü, karanlık madde diye tanımlıyoruz belki de onları...

Teşekkürler gene ama :-) Atomdaki parçacıkları bir arada tutan bağların enerjisi, nasıl kütle olarak tepki veriyor? Soruyu anlatan örnekleme şu; Dünya ve diğer gezegenler güneş etrafında dönüyor. Hepsinin toplam kütlesi diyelim ki \"m1\"... Eğer atom örneğine dönersek, gezegenleri bir arada ve yörüngede tutan kuvvetlerde ki burada kütle çekim alanı ve dalgaları oluyor, sistemin toplam kütlesine dahil olması oluyor. m2 Yani sistem sadece parçacıklardan değil, parçacıkların arasındaki ilişkininde dahil olmasıyla güçleniyor. ( atom boyutunda karşılığı ise zayıf ve güçlü kuvvetler de kütleye dahil oluyor.) m2>m1 (???) Bu etkileşimi soruyorum...( > ; nasıl büyük olduğunu çünkü m2=m1+ sistem bağları ) Not: Güneş sistemi kütlesi hesaplanırken, elbette sadece katı nesenlerin kütleleri toplanıyor ama... Örnekleme açısından kütleçkim alanlarını da dahil ettim. Diğer yandan bence zaten dahil olmalı çünkü, karanlık madde diye tanımlıyoruz belki de onları...

E=mc^2 \'den yola çıkabiliriz. Atomlara, dolayısıyla her şeye kütlesini veren şey enerjidir. Proton ve nötronların kütlesinin %99\'u kuarklar arasındaki bağ enerjisinden kaynaklanmaktadır. geriye kalan %1\'lik kütle olan kuarkların içine bakabilseydik onların da %99\'unun başka parçacıkları bir arada tutan enerjilerden kaynaklandığını görebilirdik belki fakat henüz kuarkları inceleyecek teknolojiye sahip değiliz. Yani kütleyi oluşturan etken enerjidir. Atom parçalandığında bu bağ enerjileri açığa çıkar ve biz bunu \"kütle enerjiye dönüştü\" şeklinde tabir ederiz ama aslında kütle enerjiye dönüşmemiştir çünkü kütle dediğimiz şey zaten enerjiydi. Yani herhangi bir dönüşüm olmadı, sadece bu enerji açığa çıkmış oldu. Bu arada, ben farazi teorilerden bahsetmiyorum. Bunların hepsi bilimseldir ve dolayısıyla matematiksel konulardır. Matematiksel konularda farklı bakış açısı olamaz. Yukarıda benim yazdıklarımla karşılaştırdığınız konularda bariz bir çelişki bulunmaktadır ve ikisinin de doğru olması mümkün değildir.

Shibumi_tr Sizin ne aradığınızı ben biliyorum, bunun için bazen çok bencil oluyorsunuz ve kavramları konuları karıştırıp aynı dilden konuşmayan insanların söylediklerini işinize geldiği şekilde kullanıyorsunuz. Elma olayında konu başkaydı. Orada mesele soru soran arkadaşın görelilik denklemine Lorenz dönüşümü uygulayıp fotona ayrıca bir kütle vermesiydi. Atomlardan bahseden olmadı. O ayrı bir konudur. İşte kavramları yerinde kullanmazsanız herkes ayrı dilden konuşur. Durgun kütlesi sıfır olan tek parçacık fotondur. Gulonlar güçlü kuvvetin fotonlarıdır. Foton diye okuyunca ışık fotonu anlayanlar tabii ki kütlesiz sanırlar. Gulonlar güçlü kuvveti taşırlar ve çok kütlelidirler. Bu yüzden ancak bir proton boyu kadar yol katedebilirler. Nötrinolar çok az bir kütleye sahiptirler. Gravitonlar henüz tam olarak tanımlanamadıklarından, kütlesiz olmalarına rağmen hesaplama ve denklemlerde kullanılamazlar. Kütle çekim hesapları gravitonlar üzerinden değil, eşdeğer güçlerden yararlanılarak yapılır. Yani, denklemlerde kullanılan, iyi tanımlanan sıfır durgun kütleli tek parçacık fotondur. Bunu söylemek istemiştim. Kütle için söylediğim de aynıdır. Evrende kütlesi olan her cisim kuarklardan oluşur. Yani kuark içermeyen hiç bir kütle yoktur. Şimdi bunu alıp \"bir atomun tüm kütlesi kuarklardan meydana gelir\" demişim gibi yorumlamak ne anlama gelir? Sizi anlıyorum. Amacınız için her şeyi kullanmaya hazırsınız. Bunu takdir de ediyorum. Ama diğer insanları da düşünün. Evrenin geçerli yasalarını eğip bükmeye çalışırken diğer insanları da yanlış yönlendirmiş olursunuz. Arada güzel sohbetler paylaşıyoruz. Bu güzel bir şey, zevkli de oluyor. Ama lütfen, başkaları bir konuyu anlamamış veya yanlış yorumlamış olabilir. Samimi olduklarında yanıt veriyorum. Ama üslup ve içerik açısından yeterli olmayanlarla bir şey paylaşmak zorunda değilim. Gereksiz şeyler konuşmaktan sorunuza yanıt veremedik. Eminim konuyu bilen arkadaşlar size yanıt verirler.

Aşağıda yazdıklarım kimseye yönelik değildir, sadece bu başlık altında yaşanan kavram kargaşasını düzeltme amaçlıdır. Lütfen kimse şahsıma yönelik cevap yazmasın. Gluonlar foton değildir, parçacıktır. Fotonlar da parçacıktır. Gluonlar güçlü kuvvetin taşıyıcısı, fotonlar ise elektromanyetik kuvvetin taşıyıcısıdırlar. Bu parçacıklar temel parçacıklardır ve kütlesizdirler. Nötrinolar da temel parçacıklardır yani kuarklardan oluşmamışlardır. Nötrinoların kütlesinin olup olmadığı henüz kesin olarak netlik kazanmamıştır. Yukarıda belirtilen duruma göre eğer kütlesi olan her şey kuarklardan oluşuyorsa nötrinonun kütlesinin olmaması gerekir. Benim yazdıklarım verilen bilgilerle alakalı olup kimseye karşı şahsi bir şey içermemektedir, dolayısı ile aynı hassasiyetin gösterilmesini rica ederim.

Kütlesi olan her şey kuarklardan oluşur. Proton ve nötronu saymıyorum, onların iki aşağı,bir yukarı ve iki yukarı bir aşağı kuarktan oluştuğu herkesçe malumdur. Ama bilinmesi gereken şey bu kuarkların kombinasyonunda çok az bir kütle farkı vardır ve bu da nötronu birazcık daha ağır yapar ve ayrıca nötronun zayıf kuvvet içermesine neden olur. Elektron, bir kuark ve bir karşıt kuarktan meydana gelir. Ama aynı renkte değil. Örneğin; bir kırmızı kuark ve bir karşıt yeşil kuark... Bu iki karşıt kuark arasında da kütle farkı vardır ve bu fark elektronun kütlesini meydana getirir. Bu yüzden elektron çok az kütlelidir. Protondan 2000 kez küçüktür. Nötrino da yine elektron gibidir. Ancak onun kuarkları arasındaki kütle farkı çok daha az olduğu için kütle içeriği de çok azdır. Aynen nötron ve proton arasındaki kütle farkı gibidir ve zayıf kuvvetten etkilenir. Gulonlar için daha fazla açıklama yapmama gerek yok. İnternetten gerekli bilgi bulunabilir. Bir parçacığın kütlesinin olmaması onun kuarklardan oluşmadığını göstermez. Foton da iki kuarktan oluşur. Ama aynı renkteki iki kuarktan oluşur. Bu yüzden tamamen birbirlerini sıfırlarlar ve sıfır kütle içerirler. Ama potansiyel olarak kütle içerdikleri için çarpışmalarda maddi parçacıklar meydana getirirler. Düzeyli ve saygılı konuşulduğu müddetçe her şey tartışılabilir.