Kuantum Tarama Tünelleme Mikroskobu yapıldı.
Bu, aslında mercekli falan bir mikroskop değil. Çok ince, mikron boyutuna kadar inceltilmiş iğnesi olan bir alet. Bu iğne bir yüzeye yaklaştırılıyor. Çok ince olduğu için çok ayrıntı içerecek kadar maddeye yaklaşıyor. (Bir atom boyutu kadar yakına)
Yakınlık belirli bir mesafeye gelince yaklaşılan atomun elektronu iğneye doğru atlıyor. Yani aslında geçememesi gereken bir aralığı geçiyor.
Yüzeyde gezdirilen iğne bu elektron alışverişi sayesinde bir resim meydana getiriyor ve sonuçta biz sıra sıra atomların resmini bire bir görmüş oluyoruz.
Olayı açıklayabilmek için böyle bir giriş yapmak gerekiyor.
Bir parçacığın, hem konumu, hem de hızı belli olacak kadar sıkıştırırsanız, o parçacık ortadan kaybolur. Yani, geçemeyeceği bir enerji duvarını veya boşluğu geçiverir. Bunun için enerjiyi evrenden borç alır diyerek geçiştiriyorlar ama bana kalırsa bu ortaya çıkan enerji, momentum ve konumun fiziki olarak aynı yerde bulunamayacağı prensibi dolayısı ile zorlanan fizik yasalarının ortaya çıkardığı bir limitsizlik (Tekillik) durumudur. Bu zorlanmanın nasıl bir enerji ortaya çıkaracağı hesaplanamaz.
İşte sıkışan bu parçacığın hareketine (tünel açmak) deniyor. \"Kuantum tünelleme\" bu anlama geliyor.
Şimdi olayı anlamak daha kolay.
Mikroskop çok yaklaşınca elektron sıkışmış oluyor. Momentum ve konum birbirlerine çok yaklaşıyor. Bu yüzden belirsizlik yasasına uymak için elektron aradaki boşluğu atlayıp iğneye geçiyor. Gerisi çok kolaylaşıyor artık. Bir körün önündeki bir cismi tanıması gibi mikroskop da dokunarak bir resim çizmiş oluyor.