Gökbilimciler, süper bilgisayarlar yardımıyla metan gazının tespit edilmesini kolaylaştıran yeni bir yöntem geliştirdi. Mevcut bilgisayar modellerinden 2 bin kat daha gelişmiş olan 'soğurma spektrumu', dış gezegenlerin hangi moleküllerden yapıldığını çok büyük doğrulukla gösterebilecek. Spektrumun, sıcaklığı 1220 dereceye kadar çıkan molekülleri tespit edebildiği belirtildi.
Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) astrofizikçisi Sera Seager, araştırma hakkında, 'Sanırım 10-20 yıldır bu teknolojiyi bekliyorduk' ifadesini kullandı.
Seager, gezegenlerin atmosferleriyle yıldızlarından saçılan ışığı nasıl emdiklerini anlamak için spektrumda karşılaştırma yapmaları gerektiğini ancak özellikle yüksek sıcaklıktaki moleküllerin tespit edilebilmesini sağlayan bir modelin bugüne kadar geliştiremediğini söyledi. Ancak London University College fizik profesörü Sergey Yurçenko tarafından yapılan ve yaklaşık 10 milyar spektroskopik çizgi içeren yeni analizler, metan gazının ışığı emebileceği en geniş renk aralığını sundu.
Proceedings of ther National Academy Sciences dergisinde yayımlanan araştırmada, geliştirilen modellerin tamamlanması için Cambridge Üniversitesi'nin sağladığı süperbilgisayarlar kullanıldı. Yurçenko, "Çok fazla bilgisayar gücüne ihtiyaç duyduk... Milyonlarca saatlik merkezi işlemci gücüne ihtiyacımız oldu" ifadesini kullandı.
Yaşam arayışı çabası güçleniyor
Gökbilimciler, yeni spektrum analizi sayesinde kahveengi cüceler ve Dünya'mızdan uzak diğer yıldız sistemlerindeki metan varlığını daha iyi tespit edebilmeyi ümit ediyor.
Yurçenko ve meslektaşlarının analizler yaptığı HD 189733b adlı 'sıcak Jüpiter' sınıfına giren gezegenin, ilk tahminlere oranla 20 kat daha fazla metan içerebileceği düşünülüyor. Dünya'dan 63 ışık yılı mesafedeki mavi renkli gezegende yaşam olup olmadığını anlamak için sadece metan tespit etmek de yeterli olmayacakken, sıcaklığın 930 dereceye kadar ulaştığı ve yağmurların erimiş camdan farksız olmadığı gezegende bugüne kadar yapılan analizler kesin bir sonuç vermekten uzak kaldı.
Yeni yöntemle, HD 189733b gibi gezegenlerde metanın jeolojik kaynaklardan mı, yoksa organik bileşiklerden mi kaynaklandığı anlaşılmaya çalışılacak. Yurçenko, sıcak Jüpiter sınıfı gezegenleri tespit etmenin daha kolay olduğunu çünkü yıldızlarının önünden geçerken saçılan ışığın yüzde 3'ünü emen gezegenin oluşturduğu dev karaltıyla kendisini belli ettiğini söyledi.
Yıldız sistemlerinde su ve yaşam barınabileceği 'yaşanabilir bölgeleri' inceleyen Yurçenko ve meslektaşları, bu bölgede yer alan gezegenlerin atmosferlerini incelemek için daha fazla yeni yönteme ihtiyaçları olacağını belirtti.
Kaynak: Space.com
0 yorum