Bunu uygun gördüğünüz anlamında yorumluyorum. (" bence temelde ikisi de aynı şey")
Aslında buna benzer bir konuyu daha önce de ele almıştık.
Orada şuna benzer bir sorgulamam vardı: " Mesela ışık hızının %60 ile hareket eden bir nesnenin kütlesi yaklaşık %25 artıyor. Buna göre ışık hızının %60'ında hareket eden bir uzay gemisindeki yolcunun kütlesi,
a) Gemi dışındaki uzaydaki sabit göre,
b) Geminin içindeki gözlemciye göre nasıl değerlendirilirdi?
Aslında cevaplar belliydi. Özel görelililk bunu cevaplıyor. Ama uzay gemisindeki nesnenin x uzaya uyguladığı kütle çekim kuvveti ne olacak? Sorusu ise değerledirilmemişti...
Bence gemi içinde değil ama gemi dışındaki uzaya göre kütle çekim kuvveti %25 daha fazla olmalıydı. Gemi içinde ölçülen değerler, hareket öncesi ile aynı şekilde olmasına rağmen, bu sonucun göreceliliği, hız sonucu evrensel sabitlerinde aynı oranda çekmiş olmasından kaynaklanıyordu. Yani elimizdeki tartıda %25 değişmişti.
Yaklaşımım açısından, kütle yoğunlaşmış enerji olarak, gene enerjiden oluşan düşük yoğunluklu alanda hareket ederken ne kadar hızlı veya yoğun ise, hareket yönünün tersine göre de o kadar çok düşük basınç alanına neden oluyor.
Eylemsizlik kütlesi dediğimiz tanım, bize göre eylemsiz olan enerji yoğunluğunun kütle durumu. aynı referans çerçevesinde olduğumuz için bize göre eylemsiz.
İki farklı nesnenin kütle çekim kuvvetinin aynı mesafede aynı oranda olması için, enerji yoğunluklarınında aynı olması gerekiyor.
Buna göre cevabım, eylemsiz kütle olarak tanımladığımız enerji yoğunluğunun düzeyinden (sabitliğinden)kaynaklanıyor...
Burada konu ile çok alakalı olmasa da bir fikrimi daha paylaşacağım: Özel görelilikte tarafların birbirini gözlemlemesi ile denizde iki dalgıcın deniz gözlüklerinden birbirini gözlemlemesi arasında çok az fark var.
Sadece bir tanesinin gözlüğünün içindeki gazın kırılma indeksi, diğerinden biraz farklı (yoğunluk farkından).