en başta aşılması gereken sorun, "Doku reddi" ... Canlı vücudu, başka bir canlının dokusunu hastalıklı kabul edip, yok etmeye programlı. Bağışıklık sistemi harekete geçiyor. Doku-organ naklinde ilk önce doku reddi'ni önleyecek ilaçlar veriliyor. Yani bağışıklık sistemi bir bakıma susturuluyor. Bu da vücudu diğer hastalıklara karşı savunmasız kılıyor. Bu sistem o kadar hassas ki, anne rahmindeki fetus bile yabancı bir doku olarak kabul ediliyor. Bu yüzden embriyoyu korumak için, plesanta zarı ile sarılıyor. Bebeğin vücudu bu sayede korunuyor. ______________ Bu yüzden her doku-organ her kişiye aktarılamıyor. Vericinin uygun kan grubu ve genetik yapıda oması gerekiyor. ____Hayvanlardan alınan dokularla bu tür bir işlem ypmak çok daha riskli. Başarı şansı çok ama çok düşük. Riskleri büyük. En temizi, alıcının kök hücrelerinden ihtiyaç duyulan dokuları üretmek. Şu anda bilim ve teknoloji bu konuda ilerliyor ama daha emekleme safhasında. Çok zaman var. Böbrek, dalak, Karaciğer ( ful rejenerasyon yeteneği olan tek organımız) , Akciğer, kemik, kas, kan, son zamanlarda sinir hücreleri gibi parçalar üretilmeye başladı. Farelerle yapılan deneylerde, çalışan ve kısmı işlev gören böbrekler olduğunu da okumuştum. Yine fare beyni hücreleri üretip buları işlemci olarak kullanan sibernetik çalışamları da var. Ama bu teknoloji ve bilgi düzeyi henüz emeklemede... Daha çok var.