@Altan Yıldırım, entropi konunsunda yazdıklarınızdan profilininizden ulaşabildiklerimi okudum. Entropiye bakış açınızın geçerliliği hakkında yorum benim haddim değil, bunlar gerçek fizikçilerin hesaplamalarıyla değerlendirilecek yaklaşımlar.
Ancak benim faydalanabileceğim bakış açılarınız var.
Entropi\' yi düzenden düzensizliğe geçiş, eğilim olarak tanımlıyoruz. Başlangıçta evren düzenliydi, sonra büyük patlama ile bu bozuldu ve entropi başladı. (Buna benzer bir tanımınınz vardı. Bu kısımda size katılıyorum) .
Farklı olarak, entropiyi düzensizleşme olarak ele almıyorum. Başlangıçtaki düzen, aşırı şıkışıklıktan kaynaklanan mecburi bir düzendi. Güçlü ve sağlam bir kauçuk balona cam misketleri tıkıştırın. En sonunda elde edeceğiniz yapı, düzgün, simetrik ve homojen bir yapı olur. Ancak bu düzeni sağlayan kuvvet çok yüksektir ve bir kısmı misketlerin potansiyeline katılmıştır.
Birde misketleri cam değilde, kauçuk, esnek elastik küreler olarak ele alın. Bu sefer parçacıkların (kürelerin) üzerinde biriken potansiyel enerji çok daha belirgin olur.
Sonra birden bu kauçuk balonu hızla şişirin, bu parçacıkların durumu ne olur düşünün.
İşte evren (bana göre) bu şekilde aşırı sıkışmış, esnek, enerji küreciklerinin serbest kalmasıyla başladı.
Evrenin oluşumu (big-bang) ile genişleyen alanda sersest kalan parçacıkyar, konumlarına göre farklı alanlara doğu hareket ettiler. Bunu entropi olarak tanımlıyoruz. Kaotik diyoruz çünkü, bir parçacığın hareketini belirleyen o kadar çok parçacık var ki, hesaplanamaz şekilde kaotik diyoruz.
Tam evren tekrar homojenleşene kadar (enerji yoğunluğu olarak) bu hareket sürecek. Yani entropi, içinde bulunduğumuz düzensizliğin (farklı enerji yoğunluğu olan bölgeleri ve genişleyen evrende açılan yeni alanları ele alın) düzene ulaşma, homojenleşme eğiliminin bir parçası...
Evren genişlediği sürecede entropi asla son bulmayacak,