200.000 yıl öncesinden bu yana beyin anatomilerimiz tıpa tıp aynıdır. Hepimiz doğuştan 4 adet beyin lobuna ( frontal,temporal,oksipital ve parietal loblar ), beyinciğe ve diğer primatlardan daha çok gelişmiş bir serebral kortekse sahibizdir. Bu 1500 gramlık et parçasının diğer organlarınızdan tek farkı " elektriksel ve kimyasal " etkilere ve tepkilere iki yönlü duyarlı oluşudur.
Sokratesten galileo'ya, Newtondan Einstein'e, Beethovendan Mozarta, Shakespeareden Chaplin'e ve daha nice dahinin, sanatçının beyninde fazladan bir lob yada fazladan 40 milyar nöron yoktu. Onlarla ve birbirimiz arasındaki tek biyolojik kodlama farkı %0.01'lık DNA farklılıklarımızdır. Fakat bu %0.01'lik fark bile neden onca dahinin, dünyayı ve evrene bakış açımızı değiştirdiğine tatmin edici bir cevap veremiyor. Zeka ne anatomi ile ne genetik ile ne de çevre ile ilişkili. Zeka, bu üç parametrenin de etkisi altındadır. Buna en güzel bilimsel örnek " tek yumurta ikizlerinin farklı çoğrafyalarda ve farklı kültür seviyelerinde, farklı zeka katsayısına sahip oluşu "
Zekanın genetik olmadığına dair en büyük sosyo-mühendislik örneği ise " EUGENİK " hareketidir sanırsam.
Ben, insanlığın kendi evriminin sonuna ulaştığını ve başka bir şeyi yaratarak başka bir evrimsel döngü başlatacağını düşünüyorum.
Kemal ( Bay Hiçkimse ) 26 Mayıs 2017
Hala aynı düşüncedeyim (: .
Soru ile ilgili linkler:
https://www.fizikist.com/beyin-firtinasi/30572/