Aslında su konusu oldukça "komik" bir konu... İnsanoğlu'nun salaklık derecesini de gösteriyor bence...
Dünyadaki tüm suyun sadece %3'ü tatlı su. Bu suyunda sadece %3'ü civarı göl ve akarsularda... Kalanı buzullarda..
Göl ve akarsulardaki suyunda Yaklaşık %40'ı kullanılıyor. Bu suyun
Tarıma %70'i, kent yaşamına %7-9'i, Sanayi ye %20'si civarında su harcanıyor.
Kent yaşamındaki suyun hepsi evlerde içme suyu veya temizlik olarak kullanılmıyor.
İnşaat, ulaşım, merkezi ısıtma-soğutma , vb sistemlerce neredeyse yarısı tüketiliyor.
Hayvancılık için mesela 1 kilo kırmızı dana eti için 16 ton su harcanıyor. Bu da şehir tüketimine dahil.
Tarımda damla sulama gibi su verimliliği yükseltici tekniklerle, şehirlerdeki su imkanını artırmak mümkün. (Mesela tarımda %10 tasarruf ile şehirlerde 2 kat su imkanı olabilir.)
Bu karşılık mevcut potansiyele oranlar tükettiğimiz su miktarı çok düşük. (0,03x0,4x0.1=0,0012)
Oysa çok iyi bir kirleticiyiz. Mesela 1 kilo atık yağı sudan temizlemek için 30 tona yakın su arıtmadan geçirilip, göle-denize boşaltılıyor. (1 kilo atık yağı göle akıtmamak>alg üretmemek> gölün , içme suyu kalitesini düşürmemek için).
Sözün özü, suyu doğru kullanabilsek, kirletmesek çok daha ekonomik olarak su ihtiyacımızı karşılayabiliriz.
Bence "daha çok nasıl tüketirim?" yerine, "elimdekinden en iyi verimi nasıl alırım?"a yönelmek daha akılcı olur.
Temiz suya ulaşma imkanı olmayanlar için (çöl veya dağlarda) hava nemimden yoğunlaştırma ile, Akifer'lerden sondajla, buharlaşan sulardan tuz arıtma ile su eldesi gibi çeşitli yöntemler geliştiriliyor.
Daha da gelişecektir.
Küresel ısınma yağış miktarını azaltmıyor. Tam tersi artırıyor. 2020 civarında başlayacak mini buzul devrinde göreceğiz (10-15 yıl sürecek) daha az yağış olacak.
Çünkü dünya ısındıkça, atmosferdeki su buharı miktarı artıyor. Kutuplardaki eriyen buzullardan daha çok nem alınıyor.
Buna karşılık, atmosferin binlerce yılık döngüsü kırılıyor. Eskiden hiç yağış alamayan yerler, yağış alırken, daha önce yağış alan yerler bunu kaybedecek. Üstelik çoğu yağmur okyanuslara yağacak.
Şimdiye kadar yapılmış tarım üretim ve sulama sistemleri darbe görecek. Yenilerini hazırlamak zaman alacak. Çünkü çoğunda toprak bile verimsiz, organik kütle birikimi bile yok çoğunda.
Küresel ısınmanın getirdiği ana sorunlardan biri bu...
İşte bunlar bilindiği ve çözümleri-önlemleri olduğu halde, bir çok insanı ölüme mahkum edecek şekilde duyarsız kalmak, insanoğlunun ya aptallığını gösteriyor ya da bunun da bir nüfus kontrol aracı olacağını...