Mekan, \"yer\" anlamına geldiği için maddi bir muhtevası olması gerekiyor. Işık hızı problemiyle birlikte ele aldığınızda sanki bir paradoks gibi görünüyor.
Mekanı tanımlamak için \"öbekli\" tanecikli bir yapı düşünmek zorunda kalıyoruz. Çünkü öbekler arasında bir aralık, yani \"zaman\" olması gerekiyor. Zaman olmazsa yekpare, tek parça bir görüntü ortaya çıkıyor.
Yani, \"mekan\" dediğimiz de \"zaman\" demiş oluyoruz. Tersi de aynı şekilde geçerli... Burada kuantum fiziğinin belirsizlik yasası bize bir fikir veriyor. (Bir parçacığın yerini tam olarak kesinlikle bilirseniz, hızını yani (zamanı) tam olarak \"hiç\" bilemezsiniz.\" Yani zaman kaybolur. Tersi de aynı şekilde geçerlidir. Hızı (zamanı) tam olarak bilirseniz bu kez mekan ortadan kaybolur. Demek ki, zaman ve mekan aynı şeydir. Yani, aynı şeyin farklı görüntüleridir.
\"(Tam olarak bilmek) derken, kesiksiz, yekpare bir mekan veya zaman demek istiyorum.\"
Big bang\'den öncesi hakkında çok kesin konuşamıyoruz.
Ama elbette ki başka bir mekan ve başka bir zaman ortamında yaşandı. \"Başka\" diyorum çünkü bizim evrenimizin malzemesi kendi içinde, kendi dengesinde bulunuyor. Dışarıda bir zaman ve mekan anlayışı varsa bunun bize yansıyan bir etkisi görünmüyor.