Bir yıldızın doğuşu, Hubble uzay teleskobu tarafından son derece etkileyici bir şekilde görüntülendi.
Yaklaşık 500 ışık yılı uzaklıkta, güney takımyıldızı Bukalemun'da, büyük bir bulut kompleksi yıldızlara dönüşüyor. Buna Bukalemun Kompleksi adı veriliyor.
Doğru aletlerle yakından bakıldığında, önyıldız olarak bilinen, oluşma sürecinde olan yıldızları da görebiliyoruz. Hubble'ın yeni fotoğrafının konusu da bunlardan biri, J1672835.29-763111.64 adlı bir önyıldız.
Yıldızlar, serin ve yoğun moleküler gaz bulutlarında oluşur. Bu gaz eşit olarak dağılmayabilir. Daha yoğun gaz kümeleri, gazı bir araya getiren yerel yıldız rüzgarları gibi nedenlerle birleşebilir. Yoğunluk yeterince yüksek olduğunda, bu kümeler kendi yerçekimi altında çökerek dönen bir önyıldız oluşturabilir.
Fotoğraf: Önyıldız J1672835.29-763111.64'ün ayrıntılı bir yakından görünümü.
Bir önyıldız döndükçe, nesnenin etrafındaki buluttaki malzeme bir disk oluşturur. Bu disk, önyıldız kütle kazandıkça büyüyen yer çekimi de sayesinde yıldıza dönüşümün sürecidir.
Önyıldız büyüdükçe, güçlü bir yıldız rüzgârı üretmeye başlar ve önyıldıza gelen elementler, manyetik alanla etkileşime girmeye başlar. Manyetik alan çizgileri boyunca kutuplara doğru akar ve burada güçlü plazma jetleri oluşur.
Rüzgâr ve jetler yıldız geri bildirimi olarak bilinir ve önyıldızın etrafındaki materyali uçurmaya yardımcı olarak büyümesini yavaşlatır ve sonunda keser. Yıldız, çekirdekte yeterli ısı ve basınç üretecek kadar kütle kazandığında, nükleer füzyon başlar ve yıldızın oluşumu artık tamamlanır.
Diskte kalan gaz ve toz, gezegenler, asteroitler ve kuyruklu yıldızlar gibi diğer nesneleri oluşturacaktır. İşte aslında tam olarak bu nedenle, Güneş Sistemi'nin gezegenleri ve asteroit kuşağı aşağı yukarı düz bir düzlemde oluşmuştur.
Fotoğraf: J1672835.29-763111.64, yansıma bulutsusu IC 2631'in yanında.
Protostar (Önyıldız) J1672835.29-763111.64 henüz o noktada değil. Etrafındaki bölge hala çok tozlu, bu da yeni oluşmaya başladığını ve süreci tamamlaması için henüz vakte olduğunu gösteriyor.
Genellikle, tüm bu tozun ortasında parıldayan önyıldızı göremeyiz. Ancak kızılötesi dalga boyları bu buluta nüfuz edebilir, bu da Hubble'ın kızılötesi görüşü sayesinde onu görebileceği anlamına gelir.
0 yorum