Arılar, güvercinler, kediler ve diğer bazı türlerin geçen zamanı hassas bir şekilde algılayabildikleri biliniyor. Almanya’daki Rostock Üniversitesi’nin Deniz Bilimleri Merkezi’ndeki fok balıkları ile ilgili yıllarca sürdürülen çalışmalardan sonra, biyolog Frederike D. Hanke, bu oyuncu hayvanların da zamanı algılayabildikleri hakkında şüphelenmeye başlamıştır ve araştırmaya karar vermiştir.
Hanke ve takımı, 11 yaşındaki Luca isimli fok balığı üzerinde testlere başladılar. Araştırmacılar, Luca’ya 3 saniyeden 30 saniyeye kadar olan periyotlarla siyah bir bilgisayar ekranında beyaz halkalar gösterdiler ve periyotlar arasında ekranı kapatıp tekrar açtılar. Araştırma ekibi, Luca’yı aynı halka 2. defa gösterildiğinde aradaki zaman ilk gösterildiğinde daha uzunsa bir tuşa basması konusunda eğittiler. Ancak, periyotlar arasındaki zaman aynıysa farklı bir tuşa basabilirdi ve Luca doğru tahmini yaptığında lezzetli bir ringa balığı kazanabilirdi.
Hanke ve takımı, 420 milisaniyelik farkın bile Luca tarafından farkedilebildiğini, farklı bir deyişle, 3 saniyeliğine gösterilen beyaz halkayı, 3.42 saniye gösterilen beyaz halkadan ayırt edebildiğini saptadılar. Her ne kadar Luca’nın tahminleri halkaların gösterimi arasındaki zaman farkı uzadığında zayıflamaya başlasa da, araştırmanın bulguları Animal Cognition’da yayımlandı ve tarihte ilk defa yüzgeç ayaklı bir türün geçen zamanı hesaplayabildiği raporlandı.
Araştırmalarını daha fazla fok ve aralarındaki işitsel iletişim üzerine yoğunlaştıran Hanke, fokların anlık olarak zamanı tahmin becerisini, balık yakalamaya çalışırken veya diğer fokların iletişim sırasında farklı aralıklardaki seslendirmelerini tanımlarken kazandıklarını belirtiyor.
Yüzgeç ayaklıların algısal becerileri üzerine çalışan ve Hanke’nin araştırmalarını dışarıdan takip eden New College of Florida Üniversitesi’ndeki psikolog Peter Cook, Luca’nın testlerdeki görevleri nasıl da kolayca öğrendiği konusunda çok etkilendiğini belirtiyor. Cook’a göre, benzer psiko-fizik deneylerde kullanılan hayvanların çok sayıda pratik yapması gerekirken, Luca’nın sadece iki eğitim seansındaki hızlı öğrenme yeteneği dikkate değerdir. Çok kısa zaman aralıklarındaki farkların Luca tarafından farkedilebilmesi, fokların güçlü ve keskin duyu organlarına sahip olduklarını gösteriyor.
Makale, https://www.scientificamerican.com/article/the-remarkable-timing-of-seals/ ‘in çevirisine dayanmaktadır.
Kapak Görseli: https://s-media-cache-ak0.pinimg.com/736x/df/31/ba/df31babcd6221396f6793d9f56b29c52.jpg
0 yorum