Araştırmacılar, Albert Einstein'ın Genel Görelilik teorisinin bugüne kadarki en hassas testlerinden birini engin kozmik mesafelere bakarak gerçekleştirdiler ve daha önceki tüm testler gibi, teori bunu da başarıyla geçti. Sahip olduğumuz hassaslık düzeyinde, mevcut kütleçekim anlayışı doğru gibi görünüyor. Testin büyük bir kozmolojik gizem için önemli sonuçları var: karanlık enerjinin doğası.
Yirmi yıldan fazla bir süre önce, gök bilimciler evrenin hızlandırılmış bir genişleme yaşadığını keşfettiler. Bu ivmenin kaynağı bilinmiyor - önde gelen hipotez karanlık enerji olarak bilinen, zaman ve uzay boyunca bir tür anti-kütleçekim gibi itici basınç uygulayan bir enerji alanıdır. Karanlık enerjinin ne yaptığına dair çok fazla somut kanıtımız yok, bu nedenle alternatif fikirler, kütleçekim teorimizin eksik olabileceği ve kütleçekimin daha büyük ölçeklerde biraz farklı olabileceği görüşünü ortaya koyuyor.
Uluslararası Karanlık Enerji Araştırması, galaksileri incelemek ve uzay-zamanı bükerken kütleçekimin yarattığı ince çarpıklıkları belirlemek için 5 milyar ışık yılına kadar olan mesafeleri inceleyen bir rapor yayınladı. Zayıf kütleçekimsel merceklenme adı verilen bu etki, ekibin geçmişteki kütleçekim gücünü belirlemesine imkan verdi. Bildikleri kadarıyla, şu anki Evren modelimizin ötesinde herhangi bir fizik kanıtı bulamıyorlar.
Bu önemli bir test olsa da, konuyla ilgili son söz değil. Öyle olsa bilim olmazdı. Avrupa Uzay Ajansı, altı yıllık bir görev için 2023'te uzaya Euclid adlı yeni bir gözlemevi gönderecek. Euclid, bu analizi 8 milyar ışık yılı uzağa taşıyacak. Ve 2027'ye kadar NASA, zayıf ütleçekimsel merceklenmeye daha da yakından, 11 milyar ışık yılı kadar uzaklıktan, bakacak olan Nancy Grace Roman Uzay Teleskobunu uzaya gönderecek.
JPL'de doktora sonrası araştırmacı olarak araştırmayı yürüten ortak yazar Agnès Ferté bir açıklamada, "Ölçümler giderek daha da hassaslaştıkça Einstein'ın kütleçekim teorisine meydan okumak için hala yer var." dedi. "Ancak Euclid ve Roman'a hazır olmadan önce hâlâ yapacak çok işimiz var. Bu nedenle, Karanlık Enerji Araştırması'nda yaptığımız gibi, bu sorun üzerinde dünyanın dört bir yanındaki bilim insanlarıyla işbirliği yapmaya devam etmemiz çok önemli."
Karanlık enerjinin doğası ve aynı derecede gizemli karanlık madde hakkında çok fazla belirsizlik var. Ancak şimdilik, önde gelen hipotez olmaya devam ediyorlar.
Bu içerik IFLSCIENCE’da yayınlanmıştır.
0 yorum