Isı, belirli maddeler arasındaki sürtünmenin devamlılığı ve birbirlerine uyguladıkları kuvvet gibi etkenlerle doğru orantılıdır. Rüzgarda ise bu etkenler her saniye yeni maddeler arasında tekrarlandığı için olay hep baştan başlar. Bu da ilk etkene yani devamlılık ilkesine ters düşer. Rüzgar düzensizliğinde maddeler sürtünme şartlarına çok kısa sürelerde maruz kaldığından ısı kazansalar bile çok çabuk kaybederler. Rüzgar daha önce ısınmış yani sürtünmeye devam etmiş olan maddeleri onların enerjisini emecek yeni maddelere maruz bırakır. Diyelimki güneşde duruyorsunuz, yüzünüz ısındı, yüzünüzdeki ısı derinizi oluşturan maddelerin hareketlilik kazanmasıyla oluşur. Bunu güneş ışınları hareketlendirici kuvvetiyle sağlamıştır (ışığın iş yapması olayı). Sonra rüzgar esti, hareket halindeki hava yüzünüzden daha az titreşimlere sahip maddeleri yüzünüze çarptırır. Böylece yüzdeki maddelerin hareketliliği daha az hareketli olan maddelere çarparak azalır. Gaz sabit durmadığından yüzünüzdeki ısı çarpan gazı ısıtsa bile hemen daha az hareketliliğe sahip olan maddeler yeniden yüzünüze çarpar, böylece yüzdeki maddelerin hareket enerjisi giderek rüzgarla gelen daha az hareketli maddeleri hareketlendirmeye harcanmış olur.