Öncelikle, etkileşim sonrasında (Çarpışma demiyorum özellikle) karbon iyonlaşıyor mu?. Bunu bir ele almak gerekiyor. İnternet ortamında, karbonun elektron kaybedince. iyonlaştığına veya iyonlaşmadığına dair bir kayıt bulamadım. Bu ilginç...
(Ayrıca evrende serbest elektronun saptandığına dair de net ve kesin bir gözlem yok. Sadece deneylerde, geçici süre için elektron imiş gibi saptanan alanlar var.)
Konuya gelince, bakış açımda foton bir parçacık değildir. Foton, elektromanyetik dalganın en yüksek enerji seviyesinde iken sebeb olduğu bir uzay-zaman uyarım alanıdır.
Yani EM dalgasının momentumudur. Durağandır. Bir sonraki dalga tepesinde özdeş bir alan daha oluşacaktır. Gözlemci de, bu özdeşlikten dolayı aynı ve parçacık olarak tanımlayacaktır bu alanı...(Foton kelimesini kullandığımda bu alanı kast ettiğime dikkat edin.)
Etkileşim elektronun titreşimi ile fotonun titreşimlerinin girişimi olarak gerçekleşmektedir.
Yani em dalgasının momentumu olarak, elektrona aktarılmakta. elektronun titreşim genliği artmakta, elektron yörünge değiştirmek zorunda kalmaktadır. Daha sonra eski yörüngesine dönmek içinde bu fazla enerjiyi ışımaktadır.
Tabii elektron ile yapıcı girişim yapıp ayrılması sonucu frekansı değişiyor.
Bunu bir çarpışma olarak değil, iki farklı dalganın girişimi olarak ele almanızda fayda var, bence...
Bu arada tam konu ile bağlantılı olduğu için foto elektrik olayını da bir ele almalısınız.
Örnek olarak güneş panellerinde kapalı devreyi düşünün. Güneş paneli elektrik üretiyor, bu akım da iş (motor, ısı veya ışık gibi) üretiyor.
Güneş panellerinin ilk örneği bakır oksitli levhalardı ama günümüzde çok daha bileşkenli malzeme kullanılıyor. Bütün amaç ise daha fazla dalga boyu ile elektronları uyarmak ve daha çok verim sağlamak.
Yani yeni panel bileşkenleri çok daha fazla alt eleman taşıyan sistemler.
Soru kısmı şu: Bizler elektronun atomdan kopup, kabloda akım şeklinde hareket ettiği yönünde bir düşünceye sahibiz ve kouyu bu şekilde ele alıyoruz...
Ama bu durumda, solar panelin üretimindeki elementler elektron kaybedince, iyonlaşıp, aralarındaki bağları kaybetmeleri gerekmez mi? Siz bir molekül oluşturuyorsunuz ve yıllarca bu molekülden elektron kopartıyorsunuz ve bu molekül bütünlüğünü rahatça koruyor...Mantıklı mı?
O yüzden konuyu farklı bir açıdan ele almak gerekiyor bence... Kablolarda akan şey elektron yığınları olamaz. Uyarımların dalgaları olabilir. Yani direk enerjinin, dalgalar şeklinde kabloyu ortam olarak kullanıp ilerlemesi...
![Uzay Çalışmalarının Önemi - Süleyman Fişek [Röportaj]](https://fizikist.com/uploads/img/uzay-calismalarinin-onemi.jpg "Uzay Çalışmalarının Önemi - Süleyman Fişek [Röportaj]")