Şu an ki durumda;
Çift yarık deneyinde, parçacığın gözlemi önceden bilmesi ve ona göre dalgasal veya parçacık olarak davranması...
Aslında gözlem yapılmadığında, parçacık sürekli dalgasal hareket edecek ve girişim yapacaktır.
Elektron çift yarığa ulaşana kadar bir yol almaktadır. Ancak çift yarık düzeneği öncesi bir gözlem aracı konulunca, parçacık gibi tepki vermektedir.
Daha önce bunu, gözlemci aracın elektronu tespit için foton yollaması ve bu fotonun elektronlara çarpıp yansıması sırasında, elektronların dalga örüntüsünü bozması olarak düşünmüştüm. Daha sonra Veni vidi'nin paylaştığı https://www.youtube.com/watch?v=HA4sHuf93cg&t=213s adresindeki deney, bu düşüncemi ciddi olarak sarstı.
Daha sonra Origin'in, parçacık gibi hareket esnasındaki enerjininim durumunu tanımlarken sorguladığı "Bu çöken örüntülerinin bedelinin, "geçen zaman" olduğunu iddia etsem ne düşünürdünüz? " yaklaşımı geldi.
Durumu farklı bir açıdan ele almak gerekti ve özel göreliliğe başvurdum.
Parçacık-elektron çift yarık düzeneğine yaklaşırken V hızı ile yaklaşıyor. Gözlem başladığı anda temas eden ilk foton sırasında almış olduğu yol x1, fakat elektrondan gözlemci detektöre foton geri yollana kadar da bir "delta x" değerinde yol alıyor. Böylece detektöre geri dönen foton x2 pozisyonundan yola çıkmış oluyor. Gözlem amacıyla yollanan foton [((x)^2+h^2) ^1/2] kadar yol alıyor. Dönüşte de aynı oradan yol alıyor.
(x, parçacığın aldığı yolun yarısı. h; gözlemciyle olay anında parçacık arası olan "dik" mesafe)
Elektronun/parçacığın durumu bir sistemdir.
Elektronun aldığı Dx mesafesi boyunca, hareketin göreliliği söz konusu. Yani, elektronun sabit/rest kaldığını düşünerek, gözlem aracının ters yönde aynı hızla hareket ettiğini de iddia edebiliriz. Ki aslında elektron/parçacık açısından da durum budur.
Elektrona göre, gözlem aracı ters yönde hızla hareket ettiği için, ("leading clock lag" hareketin yönünün önündeki tespit anının - fotonun geri yollanma anına göre geri kalması) bu sefer parçacık açısından detektör ona daha ulaşmadan fark edilmiş gibi bir sonuç doğuyor.
Yani gözlemciye göre, parçacık detektörü önceden bilmiş gibi oluyor.
Hala geçen zaman'ın nasıl bir bedel olduğunu kavrayamadım. Ama en azından, parçacığın önceden bilmediğini, bir "özel görelilikte gözlemcilerin durumu" olgusu ile karşılaştığımızı düşünüyorum.
Dalga örüntüsünün bozulması konusunda ise hala detektörden şüpheleniyorum.