Sadece tahmin yapabiliriz. Benim görüşüm bizim evrenimiz dediğimiz kısmın dışında sadece sonsuz bir boşluk var asla sonu gelmeyen. Burada evrenimiz genişliyor ve bu boşlukta başka evrenlerde bulunuyor. Paralel evrenler değil paralel evrenleri sadece bilim kurgu olarak görüyorum. Bu koca boşlukta bizim evrenimiz oluştuğu gibi başka evrenlerde oluşmaktadır ama bu evrenlerin asla genişleyerek birleşeceğini sanmam. Bu boşluğunda hiç bir şeyin içinde olduğunu zannetmiyorum. Bu benim görüşüm.

Kainat teorisi dediğim Necmi Tüfek Bey'in yaklaşımlarına bakın. Oldukça makul gözüküyor bence: (Negatif potansiyelde) Enerji noktacıklarınından oluşan bir okyanusta, enerjiden (artık pozitifleşmiş) oluşan alancıklar. Bilimsel bilgi'nin de desteklediği çoklu evrenler modeli ile de çok uyumlu...

Teşekkür ederim Burtay Bey. Ben özet olarak kısaca izah edeyim. Enerji hiç bir zaman yok olmaz. Bunun nedeni bana göre eksi düzeye de geçebilmesidir. Evrenimiz artı düzeyde enerjiden oluşur. Ama devamlı olarak yayılıp genişlemektedir. Genişlemenin gittikçe hızlandığı da ispatlanmıştır. Bu durum enerjinin devamlı olarak daha alt, daha düşük düzeye ineceğini gösterir. Sonuçta tüm madde en küçük enerji düzeyine gelecektir, yayılacaktır ve mutlak sıfıra ulaşacaktır. Ama bu durum stabil, sabit bir durum değildir. Çünkü artık basınç düzeyi de eksi (negatif) duruma gelecektir ve bu durum en küçük enerji biriminin parçalanarak eksi duruma geçmesini sağlayacaktır. Bana göre evrenin dışı eksi enerji düzeyindedir. Eğer yanılıyorsam zaten evrenin genişlemesi mutlak sıfıra bile ulaşamadan durur. Çünkü dışarıda eğer artı enerji varsa bu kez dışarıdan enerji almaya başlar. Ya da dışarıda artı enerji seviyesi varsa pozitif basınç vardır ve evrenin daha fazla yayılmasını önler. İşte, enerji eksi düzeye geçtiği zaman çok verimli bir duruma gelmiş olur. Çünkü eksi düzeydeki her türlü parçacık çarpışmaları artı enerji sağlar ve bu artı enerji basınç alanları olarak toplanıp güçlenir. Entropi de eksi düzeyde işlemeye devam eder ama bu kez artı enerji depolanmasına neden olur. (İşin ilginç yanı eksi düzeyde ışık hızı limiti de yoktur. Yani eksi düzeyin parçacıkları veya enerji nasıl bir durumdaysa, bir hız limitleri yoktur sanıyorum. İşte orada ışık hızı geçilebilir çünkü ışık yoktur zaten. Bu da düşünülmesi gereken ilginç bir durum bence.) Daha fazla uzatmayayım. Ama bu düşünce beni esir aldı ve üstelik çok da makul bir düşünce gibi geliyor. Eğer isterseniz soru sorabilirsiniz ve birlikte bu düşüncemi çürütmeye çalışabiliriz. Çünkü beni rahatsız ediyor ve okuyunca sanırım sizi de rahatsız edecektir.

Necmi Tüfek Bey aklıma geldi de sizin anlattığınız duruma göre evrenimizin dışındaki mekan tekrar evrenimizi kendi içine mi alıcak ? bahsettiğiniz - + durumlarını doğru anladıysam.

Necmi Tüfek Bey aklıma geldi de sizin anlattığınız duruma göre evrenimizin dışındaki mekan tekrar evrenimizi kendi içine mi alıcak ? bahsettiğiniz - + durumlarını doğru anladıysam. Dışarıdaki negatif basınç ve yükler bizim evrenimizin genişlemesini sağlıyor ama zamanla bu evrenimizde ki + basınç ve yüklerin de negatif olması lazım ? son bölümde - düzeydeki parçacıkların çarpıştığında + yük olduğunu söylemişsiniz ama entropi + yük olan bir yerde tekrar + düzeyde ilerlemez mi ? yani evrenin dışında kalan mekanda böyle bir çarpışma olursa yeni evrenler ortaya çıkmaz mı ?

eğer doğru anladıysam düşünceniz kafama yattı. Mantıklı bir düşünce gibi geliyor. Bu yazdıklarım da sadece doğru mu anladım diye sorduklarım.

Yeni evrenler oluşması için eksi enerjili ortam gerekir bence. Çünkü artı enerji yayılmak eğiliminde olduğundan toplanıp bir evren meydana getirmesi için çok ekstra durumlar olmalı ya da tanrısal bir müdahale olmalıdır. Ama eksi enerji ortamı son derece üretkendir ve yeni evrenler meydana getirecek enerjiyi kendiliğinden toplayabilecek tek ortamdır. Eksi ortamdaki her türlü etkileşmeler, dalgalanmalar, çarpışmalar sonucu artı enerji meydana gelir. Matematik sayesinde bunu söyleyebiliyoruz. Eksi çarpı eksi eşittir artı. Ama bu enerji artı bir parçacık olarak ortaya çıkmaz. Enerji basınç alanı şeklinde toplanır. Yani enerji birikir ama potansiyel haldedir ve ortamla etkileşme yapmayacak bir durumdadır. Entropi daha önce söylediğim gibi, eksi ortamda da görevini yapacaktır. Ama eksi ortamdaki aktivite her şekilde artı enerji üretecektir. Entropi de ortama uygun olarak üretilen artı enerji potansiyelinin çoğalmasına ve toplanmasına çalışacaktır. Yani aslında yine aynı görevi yapmaktadır ama ortam eksi düzeyde olduğundan yapılan iş ters olacaktır.

Necmi Bey, sadece bir fikir cimnastiği olarak; "... artı enerji yayılmak eğiliminde olduğundan toplanıp bir evren meydana getirmesi için çok ekstra durumlar olmalı..." kısmını cımbızlarsam; "eksi enerjili noktacıklarından" oluşan bu dokuyu, bir akışkan gibi ele alabilir miyiz? Çünkü o zaman artı enerji olarak nitelediğimiz, yüzbinlerce kat daha büyük olan "enerji paketçikleri", bir akışkan içinde gibi davranıp, aralarında düşen basınç ile birbirlerine yaklaşabilirler.

Burtay Bey, Bu teori benim için de zor. Adeta düşünüp konuştukça kendi kendisine gelişim gösteriyor ve hep kendisini daha sağlam temele oturtuyor sanki. Sizin düşünce sisteminizi artık biliyorum. Akışkan dinamiği evrenimizin güvenli ve düzenlenmiş ortamında bile zor bir konu. Ama limit değerlere bağlı. Evren dışındaki negatif ortam ise çok farklı olabilir. Orada çok yayılmış ve çok seyrelmiş bir yapı olmalı. Ama diğer yandan hız limiti de farklı sanki. Yani oradaki eksi enerji noktacıklarının hızı bence bu seyrelmiş yapıya uygun olarak ışık hızından çok daha hızlı olmalılar diye düşünüyorum. O zaman çarpışmaları ve potansiyel üretmeleri mümkün olabilir. Eksi ortamda artı enerji paketleri olamaz bence. Üretilen artı enerji madde halinde değil, potansiyel enerji dalgaları halinde olabilir. Yani yeni bir evren tetiklenene kadar potansiyel enerji olarak birikir bence. Bu potansiyel enerji zaten ters entropi sayesinde toplanma eğilimindedir. Orada bir sıkıntı yok.

Teşekkür ederim.