Zaman mutlak değil ve göreceli ise neden bu konu üzerine teoriler yağdırıyoruz?
Çünkü zamanın mutlak olmadığının insanlığı derinden etkilemesi ve zamanın, binlerce yıldır masada olan anlaşılmaz ve büyüleyici bir konu olmasından dolayı sanırsam. Basit ve küçük bir örnek; 2 saatlik bir filmi X ve Y insanları izliyor, X'e göre film 4 saat sürmüş, Y' ye göre ise 20 dakika. Zaman, hücrelerimizin hücresel tik taklarından karbon atomlarının yarılanma süresine kadar bir çok fiziksel şeyin temelindeki açıklamalardan.
Zaman, gözlemci için mutlaktır. Hızınız ne olursa olsun, hangi kütlenin yanında üstünde duruyorsanız durun, zaman ve dolayısıyla ışığın hızı gözlemci için hep aynıdır. Oluşturulan teoriler ve çalışmalarda bu mutlaklığın neden ve nasıl olduğunu anlamak içindir. Çünkü elimizde sabit bir durum var demektir. Bundan faydalanarak, bir çok farklı değişkenli problem çözülebilinir. Sorunuzun şeklinden algıladığım kadarıyla, göreceliliği farklı anlamışsınız. Göreceliliği "tersten" yorumlayın.
Özel Görelilik teorisine göre sabit olan "ışık hızıdır" Diğer her şey "zaman" "uzay" görecelidir. Yani, gözlemciye göre değişebilir. Zaten zaman mutlak olsaydı "zamanda seyahat" gibi şeyler düşünülemezdi. Değişken olduğu için pek çok teori yağdırılıyor İsa Erdal Ergun.
Şu anda sabit olduğunu düşündüğün bir değişkenin aslında çeşitli durumlarda değiştiğini öğrendiğinde yaptığın ya da yapacağın şeyleri bu değişkene göre düzenleme isteği normal olan yaklaşımdır. Birileri çıkıp teori yağdırana kadar dünyanın sabit ve her şeyin bizim etrafımızda döndüğüne inanıyorduk.
O zaman bir soru sormamız gerekiyor yazılanlara göre. Zaman ışık hızında mı akar ? yoksa aslında ışığın hızını belirleyen şey; mesafelerin tamamlanma süresi midir ?
Ben kendi açımdan yanıtlayayım. (Buranın güzelliği işte. Kendi açınızdan bakabiliyorsunuz) Işığın hızı aslında "hız" kavramıyla açıklanacak bir şey değil bence. Evrenin zemin yapısının uygun gördüğü bir şey. Kütlesiz olan her şey bu zeminde bizim "ışık hızı" dediğimiz hızda bulunurlar. Buna "hız" değil de aslında evrenin zemininin kütlesiz parçacıklar için doğal bir yayılma, gezinme ortamı ve hızı olduğunu söylemek daha doğru olur bence. Evrenin zemini "uzay" olduğuna göre, zaman da bana göre "uzay" demek olduğuna göre, uzayın kütlesiz eş anlamlısı olan "zaman" gayet doğal olarak ışık hızında olur. Işığın hızını belirleyen şey "evrenin zemin dokusudur" bence...
Yazılanların hiç birine itirazım yok. Sadece bir yanlış anlaşılma olmasın; "Zaman, gözlemci için mutlaktır. " derken gözlemcinin elindeki kronometre ile ışığın hızını ölçtüğünü düşünerek belirttim. Yani gözlemci ışığın aldığı o yaklaşık 300.000 km'yi her seferinde 1 sn olarak tespit edecektir. Şeklinde...
''Asr'' kelimesi kuranda zaman anlamında geçer. Geçiyorsa bu araştırmamız için yeterli bir sebep.:)
![Uzay Çalışmalarının Önemi - Süleyman Fişek [Röportaj]](https://fizikist.com/uploads/img/uzay-calismalarinin-onemi.jpg "Uzay Çalışmalarının Önemi - Süleyman Fişek [Röportaj]")