Ana Dilinizi Unutabilir Misiniz?
Dilbilimciler anadilinizi unutmanın mümkün olup olmadığı konusunda fikir yürütüyor.

Anadil ya da “ anne dili”, bir kişinin öğrendiği ilk dildir ve genellikle kimliğinin önemli bir parçasıdır; ailesiyle ve arkadaşlarıyla bağlantı kurmasını, kültürünü ve mirasını benimsemesini sağlar.

Ancak, örneğin başka bir bölgeye veya ülkeye taşınıp farklı bir lehçe veya dil konuşmaya başladığınızda anadilinizi unutmanız mümkün müdür?

Dilbilimciler bu olguya "anadil yıpranması" ya da anadilinizde zaman içinde daha az yetkin hale geldiğiniz süreç diyorlar - belki de onu çok fazla kullanmadığınız için.

Uzmanlar, özellikle küçük çocukların farklı bir ülkeye ya da farklı bir dilin konuşulduğu bir bölgeye taşınmaları gibi bazı durumlarda anadillerini unutmalarının mümkün olduğunu söylüyor.

Bunun en iyi örneği, başka ülkelerde yaşayan aileler tarafından evlat edinilen küçük çocuklardır. Örneğin, Cerebral Cortex dergisinde 2003 yılında yapılan bir araştırma, Kore'de doğan ancak 3 ila 8 yaşları arasındayken Fransız aileler tarafından evlat edinilen çocukların 30 yaşına geldiklerinde Korece'yi anlama konusunda, bu dile hiç maruz kalmamış anadili Fransızca olan çocuklardan daha iyi olmadıklarını ortaya koymuştur.

Bununla birlikte, İngiltere'deki Southampton Üniversitesi'nde dilbilim profesörü olan Laura Dominguez Live Science'a verdiği demeçte, taşındığınızda ne kadar yaşlıysanız, anadilinizi koruma olasılığınız o kadar artar, çünkü bu dilde çok daha sağlam bir temel oluşturmuş olursunuz. Bu nedenle, bir gencin ya da yetişkinin, geçmiş zamanın nasıl oluşturulacağı gibi dilin bütün parçalarını unutmasının mümkün olmadığını söyledi.

Gerçekten de araştırmalar, insanların ergenliğe girdikten sonra (kızlarda 8 ila 13, erkeklerde 9 ila 14 yaşları arasında) anadillerinin yıpranmasına daha az duyarlı olduklarını gösteriyor. Bunun nedeni muhtemelen bu yaştan sonra beyinlerimizin olgunlaşması ve değişime daha az açık hale gelmesidir.

Bununla birlikte Dominguez, anadilinizin kısa bir süre sonra bile kaybolmaya en açık kısmının kelime hazinesi olduğunu söyledi.

Örneğin, İspanya'da bir sömestr geçirmiş İngilizce konuşan bir üniversite öğrencisi olduğunuzu varsayalım. Dominguez, eve döndüğünüzde, ana dilinizde belirli ifadeleri veya kelimeleri nasıl söyleyeceğinizi hatırlamanın biraz daha uzun sürdüğünü fark edebilirsiniz.

Ancak bu, anadilinizdeki kelimeleri tamamen unuttuğunuz anlamına gelmez. Dominguez, daha ziyade, beyninizin onları geri getirmesinin biraz daha uzun sürdüğünü belirtti. Sanki beyniniz iki farklı kelime dağarcığından oluşan bir dosya dolabını sıralamak zorunda kalıyor. Ancak Dominguez, kendinizi anadilinize tamamen yeniden kaptırdığınızda - bu senaryoda, eve geri dönerek - bunu daha hızlı yapacağınızı söyledi.

Dominguez, unutulmaya karşı kelime bilgisinden biraz daha dirençli olan bir dil alanının da gramer olduğunu sözlerine ekledi.

Örneğin, 2023 yılında The Language Learning Journal'da yayımlanan bir çalışmada Dominguez ve meslektaşları, İngilizceyi ikinci dil olarak konuşan anadili İspanyolca olanların, 15 yıldan uzun bir süre İngiltere'de yaşadıktan sonra, İngilizceden farklı olan İspanyolca şimdiki zamanı kullanma biçimlerini değiştirmediklerini tespit

etti. Dominguez, İspanyolcada şimdiki zamanın iki anlamı olabileceğini söyledi: "Sabahları sık sık koşarım" gibi düzenli bir eylemi belirtmek ve "Duşta şarkı söylerim" gibi konuşma anında gerçekleşen bir eylemi tasvir etmek. İngilizcede ise bu ikinci eylem için "Duşta şarkı söylüyorum" demek gerekir.

Araştırmalar, benzer bir prensibin, ne kadar öğrendiğinize ve ne kadar süreyle öğrendiğinize bağlı olarak, iletişiminizi kaybettiğiniz ikinci bir dili unutmak için de geçerli olduğunu göstermektedir. İngiltere'deki Edinburgh Üniversitesi'nde gelişimsel dilbilim profesörü olan Antonella Sorace Live Science'a yaptığı açıklamada, "Aslında, geri döndüğünüzde ne kadar çok şey hatırladığınıza şaşırabilirsiniz.

"Bilinçli olarak her şeyi unuttuğumuzu düşünebiliriz - beynimiz daha iyisini bilir" diye ekledi.

Tersine, demans gibi rahatsızlıkları olan ve iki dilli olan kişilerin dilleri karıştırma ve yalnızca kendi ana dillerini kullanmaya geri dönme olasılığı daha yüksek olabilir. Bu son olgu, dil dönüşümü olarak bilinir ve her iki dili de ömür boyu kullandıktan sonra bile gerçekleşebilir.

Bu yazı LIVESCIENCE’ de yayınlanmıştır.

Fizikist
Türkiye'nin Popüler Bilim Sitesi

0 yorum